Bugünlerde birçok insanın önünde yapacak birçok iş var. Herkes çok çalıştığından şikayet ediyor. Peki patronunuza elinizde yapacak çok işiniz olduğunu nasıl söylersiniz? Kimse kendisinin tembel, kendisini işe adamayan veya takım oyuncusu olmadığının düşünülmesini istemez. Patronunuza bunu dile getirirken çalışkan imajınızı nasıl korursunuz?
Uzmanlar Ne Diyor?
Ne kadar meşgul olursanız olun, elinizde çok iş olduğu hakkında patronunuz ile konuşmak oldukça zordur. Verimlilik uzmanı Julie Morgenstern’e göre bunun iki nedeni var. İlki, işinizi kaybetmeye neden olabilecek bir şey söylemek istemezsiniz. “İçinizde bir yerde eğer bu işi yapamazsanız yapacak birini bulacakları hissi vardır; bu yüzden kendinizi zorunlu hissedersiniz.” diyor. İkinci olarak ise doğal olarak “Yeterince çok, akıllıca ve etkin bir şekilde çalışmıyorum. Bununla başa çıkmam gerekirdi.” şeklinde düşünür ve bu yüzden sessiz kalırsınız. Ancak bu şekilde davranmak kariyeriniz için oldukça tehlikelidir. Her ne kadar hırslı olsanız da ve patronunuzu etkilemek için canla başla çalışsanız da işi tamamlamakta başarısız olabilirsiniz ya da işi aceleye getirerek düşük kaliteli bir iş çıkarabilirsiniz. Bu da patronunuza güvenilmez biri olduğunuz mesajını verecektir. Bu yüzden ne zaman kendinizi çok yük altında hissederseniz yöneticinizin bunu bilmesini sağlamalısınız. İşte, görüşmenin daha ılımlı geçmesi için bazı ipuçları.
Biraz Gevşeyin
Çok çalışmış ve işlerden boğulmaya başlamış gibi hissetmek, yetersiz bir çalışan olduğunuz anlamına gelmez.Kendinizi bu kadar gaddar bir şekilde yargılamayın. Aslında zaman zaman hayır diyebilmek güvenilirliğinizi artırır. Patronlar, eğer çalışanlarının en verimli şekilde çalışmalarını engelleyen şeyler varsa bunların, onlar ile konuşulmasını beklerler. Her ne kadar bunu kabul etmek rahatsız edici bile olsa, size atanan her işin üstesinden gelemezsiniz, “hayır” diyebilmek bir organizasyon için gösterilebilecek en sorumlu davranıştır.
Danışmanlık ve Destek İsteyin
Çok meşgul olduğunuzda, iş yükünüz hakkında dışarıdan birinin fikrini almanız oldukça işinize yarayabilir. Herhangi bir üçüncü şahıs size yardımcı olabilir. Güvendiğiniz bir arkadaşınıza veya iş arkadaşınıza elinizdeki projelerden ve zorunlu işlerden bahsedin. Ondan “elinizdeki iş miktarına bir göz atmasını isteyin” ve ona “bu işin bir kişi için çok olup olmadığını” sorarak dürüst bir yanıt alın. Patronunuzdan da tavsiye ve “çok fazla iş ile başa çıkmak için stratejiler” isteyebilirsiniz. Rehberlik talebinde bulunmak hem sizden beklenenleri açığa kavuşturmanıza hem de daha etkin çalışmanıza yardımcı olur. Patronunuza şöyle diyebilirsiniz: “Bu raporu hazırlamak her ay yaklaşık 5 saatimi alıyor. Bu süre, beklediğinizle örtüşüyor mu? Süreci hızlandırmak için herhangi bir tavsiyeniz var mı?”. Sonuçta, patronunuz da hayatının bir kısmında aynı sizin hissettiğiniz gibi tecrübeler yaşamak zorunda kalmıştır.
Çözümler Üretin
Yöneticiniz ile elinizdeki fazla işler hakkında samimi bir sohbet edebilmeniz için doğru zihniyete sahip olmanız gerekiyor. Şirketin hedeflerini gerçekleştirmek için patronunuz ile bir iş birliği yapın. Konuşmaya, aynı tarafta olduğunuzun anlaşılmasını garantilemek için “organizasyonun paylaşılan amaçlarından bahsederek” başlayabilirsiniz. Ardından bu hedefleri tamamlamak için yolunuza çıkan şeylerden bahsedin. Olabildiğince açık olun. Örneğin şu şekilde söyleyebilirsiniz: “Bu görev çok vakit alacak bir araştırma gerektiriyor.” veya “Artık ekibin başında olduğumdan, planlamaya daha fazla vakit harcamam gerekecek ve günlük işleri yapmak için daha az bir vakte sahip olacağım.” Konuşmanın diğer kısmı da önemlidir: Sorunu işaret eden üç fikir öne sürün ve elinizde bir çözüm olmadığı sürece asla patronunuzun yanına gitmeyin. Örnek olarak belirli görevlerin aylık yerine haftalık yapılabileceğini, belirli bir proje için iş arkadaşlarınızın size yardım edebileceğini veya iş yükünü azaltmak için yeni çalışanların işe alınabileceğini önerebilirsiniz. Sizin göreviniz, “ertelenebilecek, iptal edilebilinecek, askıya alınabilecek veya küçültülebilecek projeleri” belirlemektir.
Öncelikleri Belirleyin
Daha elinizdeki işi bitirmeden patronunuzun size ikinci bir iş vermesi oldukça yıkıcı olabilir ve yöneticiler çoğu zaman, her bir görevin ne kadar süreceği ile ilgili hiçbir fikirleri olmadan yeni iş verirler. Bu gibi durumlarda patronunuza: “Bunlardan hangisi daha önemli? Ve kalanını nasıl önceliklendirmeliyim?” diye sorun. Patronunuzdan her bir belirli iş için beklediği “gayret düzeyini tanımlamasını” isteyin ve “maksimum, minimum ve ortalama bir gayretin nasıl olduğunu öğrenmek” için ona sorular sorun. Ne olursa olsun, teslim edebileceğinizden emin olamadığınız bir görevi hemen kabul etmeyin. Şunu söyleyerek kendinize zaman kazandırın: “Bu işten beklentinizi benimle paylaşın ve üzerinde çalıştığım diğer projelere göre, bunu nasıl yapabileceğimin bir yolunu bulayım. Size yarın dönüş yapabilir miyim?”
Yardım Teklif Edin
Elinizde yapacak çok işiniz olsa bile mümkün olduğunca yardım teklif etmek hem düşünceli hem de profesyonel bir davranış olacaktır. Patronunuza söyleyeceğiniz şey şu şekilde olmalı: “Elimdeki diğer işleri aksatmadan bu işi bitiremeyeceğim gibi geliyor ancak bu işi yapacak kişiye yardım etmek için gündemimi yeniden düzenlemeye çalışabilirim.” Örneğin beyin fırtınası yapmak, projenin taslağını çıkarmak veya bir danışman gibi yardımcı olmayı önerebilirsiniz.Ardından kendinizi bunun için boşa çıkartınr. Az dahi olsa kendinizden feragat ederek yardımcı olmak (hiç vaktiniz olmasa bile), “sorumlu çalışan kimliğiniz ile şirketin başarısı için kendinizi adadığınızı” gösterecektir.
Dürüst Olun
Herkesin hayatında oldukça zorlu dönemler geçirdiği zamanlar olur. Eğer bu gibi dönemlerden birinden geçiyorsanız (anneniz ciddi bir hastalığa yakalanabilir veya oğlunuz, okulda sorunlara neden oluyor olabilir), bunun hakkında dürüst olmanız en iyisi olacaktır. Patronunuza şunu söyleyebilirsiniz: “Eğer bunu göz ardı edersem ailemde büyük bir strese neden olacak ve iş performansımı etkileyebilecek”. Ses tonunuz net olmalı ve davranışlarınız olabildiğince nötr olmalıdır. Bunu olduğunca durumsal hale getirin ve zamana bağlı kılın. Şöyle söyleyebilirsiniz: “Bu çok sık olmuyor ancak önümüzdeki iki hafta benim için biraz zor geçecek. Yardıma ihtiyacım var.” İyi ve çalışanlarını düşünen bir patron sizi anlayacak ve dürüst oluşunuzu takdir edecektir. Kahraman olmaya çalışarak, kendinizi yiyip, bitirmeniz yapabileceğiniz en iyi şey değildir.
İş Arkadaşlarınızı Kendinize Yakın Tutun
Patronunuza çok işiniz olduğunu söylemek her zaman istenilen etkiyi görmenize neden olmaz. Patronunuz değişiklik yapmak istemediğinde ve kendinizi çaresiz hissettiğinizde ekibinizden destek almayı düşünebilirsiniz. Eğer patronunuz size nefes aldırmazsa onlar aldıracaktır. Belki de, elinizdeki işlerden bazılarını alabilirler veya geciktirmiş olduğunuz işe destekte bulunabilirler. Eğer patronunuz ne kadar yoğun olduğunuz konusunda sürekli olarak duyarsız davranıyorsa bunu, yeni bir işe geçmek için bir işaret olarak görebilirsiniz. Aşırı çalışmak, uzun vadede hiç de sürdürülebilir bir olgu değildir.
Yapılması Gerekenler:
- Belirli görevlere harcadığınız vakti azaltmak için yöneticinizden veya iş arkadaşlarınızdan tavsiye isteyin.
- Önceliklerin kaydırılması veya iş değişikliklerinin yapılmasını sorma konusunda hazırlıklı olun.
- İş arkadaşlarınıza ve projelere küçük dahi olsa yardımlar yapma konusunda istekli olduğunuzu gösterin.
Yapılmaması Gerekenler
- Kendinize yüklenmeyin. Nadir de olsa bir talebi reddetmek veya yardım istemek tembel olduğunuz anlamına gelmez.
- Yeri geldiğinde daha fazla işi kabul etmeyin. İş yükünüzü değerlendirmek için patronunuzdan zaman isteyin ve daha sonra onunla tekrar görüşün.
- Patronunuz sizi dinlemediğinde ve işten boğulmaya başladığınız zaman iş arkadaşlarınızdan yardım almak isteyebilirsiniz, bu yüzden onların güvenlerini sarsmayın.