Perşembe, Kasım 21, 2024
Ana SayfaGirişimcilikMaaşlı İşinizde Çalışırken Milyonlar Kazandıran Bir İş Kurmak

Maaşlı İşinizde Çalışırken Milyonlar Kazandıran Bir İş Kurmak

Tahminlere göre ülkemizde 10 milyondan fazla insan asıl mesleği dışında ilgilendiği bir ek iş yapıyor. Bunun nedenini anlamak çok da zor değil: Ek işler sayesinde nerdeyse hiç risk almadan ekstra para kazanabilir, bir yandan da tutkunuzu keşfederek kendinizi daha iyi tanıyabilirsiniz. Üstelik ek işinizi çok severseniz belki de asıl işinizden ayrılıp tüm zamanınızı buna ayırırsınız, neden olmasın değil mi?

Ben kendi ek işimi 2015’te kurdum. Asıl mesleğim olan petrol mühendisliğine ek olarak bir şeyler yapmam gerekiyordu. O zamanlarda yeni mezun olmuştum, neredeyse 25 bin tl değerinde kredi ödemem gerekiyordu ve uzak bir şehirde yaşayan ailemin maddi desteğime ihtiyacı vardı. Hayatımda daha fazla kontrol sahibi olmak istediğimi fark ettim, hem daha fazla paraya ihtiyacım vardı hem de daha özgür olmak, istediklerimi yapabilmek için maddi güce sahip olmak istiyordum. Bu yüzden online birkaç derse yazıldım ve nasıl online yollardan satış yapılabileceğini öğrenmeye başladım.

Sadece 11 ay içerisinde kendimi o kadar çok geliştirdim ki, ben bile bu duruma şaşırır olmuştum. Maaşımdan çok daha fazlasını kazanıyor, hiç hayalini bile kurmadığım meblağlarla çalışıyordum. Sonunda, geçtiğimiz temmuz ayında işimden ayrılmaya karar verdim. Ve tam zamanlı bir girişimci olarak çalışmaya başladım. Bu başarının bir kısmını içgüdülerime borçluydum; oldukça hareketli ve hızla değişen bir markette hangi ürünlerin ilgi çekeceğini anlayabiliyordum. Daha da önemli bir kısmınıysa bütün bu yolculuk boyunca edindiğim alışkanlıklara, disipline ve bakış açısına borçlu olduğumu fark ettim.

Tam zamanlı bir işte çalışırken başarılı bir ek iş kurmamı sağlayan dört ana prensip olduğunu düşünüyorum. Bu yazıda, sizinle bu dört prensibi paylaşacağım. Bu sayede kendi ek işinizi kurarken benim tecrübelerimden yararlanabilir ve maksimuma ulaşabileceğinizden emin olabilirsiniz.

 

1- Odaklanma gücünüzü geliştirin

Bir ek iş yaparken zaman karşılaştığınız en büyük engel olacak. Asıl, tam zamanlı işinizde gününüzün sekiz hatta belki de dokuz saatini geçirirken ek bir iş yapmak imkansız gibi gözükebilir, ama inan ki değil. Bunun yerine zamanınızın olmamasını bir avantaja çevirin. Nasıl mı? Elinizdeki kısıtlı zamanı daha verimli kullanın ki işleriniz eskiden daha kısa sürede bitsin. Bu sayede ek işinize de zaman kalacaktır.

Bunu yapmak için odaklanmanızı geliştirmeniz gerekecek. İyi haberler şu ki: konsantrasyon dediğimiz şey gerçekten de geliştirip öğrenebileceğiniz bir yetenek, tıpkı hayattaki diğer her şey gibi. Yüksek konsantrasyonla önceliklerinizi birleştirin; bir bakacaksınız veriminiz artmış! Her ne kadar bu bir anda olacak bir şey değilse de adım adım ilerleyeceksiniz. Eninde sonunda, eskiden tüm bir günde yaptığınızdan çok daha fazlasını birkaç saatte yapabilir hale geleceksiniz. Bunu nasıl gerçekleştireceğinize gelirsek:

İlk adımınız şu an oturup yarın yapacağınız şeyleri planlamak olmalı. Unutmayın ki odaklanabilme yeteneğiniz de çalışma şevkiniz de zamanınız gibi sınırlı, bu yüzden elinizdeki sınırlı kaynakları mümkün olan en verimli şekilde kullanmaya odaklanmalısınız. Her çalışmaya karar verdiğinizde masanın başına oturup “Şimdi ne yapsam” diye düşünmek sadece zaman kaybına sebep olur. Gece yatmadan önce bir plan oluşturun ve ertesi gün bu plana sadık kalın. Bu sayede daha üretken olacaksınız.

Bir sonraki adım o an yaptığınız şeyin yapmanız gereken tüm şeyler arasında en öncelikli ve önemli olan olduğundan emin olmak. Her oturuşta tek bir işe odaklanın, aynı anda beş farklı işi bitirmeye çalışmayın. Tek bir işe tüm konsantrasyonunuzu verdiğinizde çok daha hızlı bitirdiğinizi fark edeceksiniz. Zamanınızdan aldığınız verimi maksimuma ulaştırmak için yapmanız gerekenleri en önemli ve en öncelikli olarak sıralayın ve çalışmaya listenin en başından başlayın.

Son olarak, mükemmeliyetçiliğinizin yapmanız gereken şeyleri bir bir ertelemesine izin vermeyin. Eğer elinizden gelenin yüzde doksanını yaptığınıza inanıyorsanız yolunuza devam edin, yüzde yüze ulaşmaya çalışarak vakit kaybetmeyin. Unutmayın ki, %90 da oldukça iyi bir miktar.

Mutlaka okuyun: Aynı Anda Birçok İş Yapmak(Multitasking) Hakkında Şaşırtıcı Gerçekler

 

2- Sürekliliği sağlamak için rutinler geliştirin

Ek işinizin ne kadar hızlı ilerlediği alışkanlıklarınıza ve doğru şeylere odaklanma yeteneğinize bağlı olarak değişecektir.

Her gün otuz dakikalık iş yapmak bütün yapılması gerekenleri cumartesiye yığmaktan çok daha iyi bir opsiyon. Zira her gün bir parça çalışmak momentum oluşturmanızı sağlarken aynı zamanda yeteneklerinizi de bileyerek aynı miktarda zamanda daha çok iş yapmanızı sağlayacaktır. Ben kendi ek işimi kurarken her günün saat 6  ve 8 arasını ek işime ayırmaya karar vermiştim, sanki asıl işim buymuşçasına bir disiplin oluşturmak için. Zamanla, zihnimde bu saatler isle özdeşleşti ve verimliliğim arttı. Birkaç ay sonra 2 saatte ilk başladığım günlere oranla daha çok iş halledebilir olmuştum.

Sürekli olarak yaptığınız şeyin ne olduğu da sonuçlarınızı etkiler tabii. Kendinize sormanız gereken bir soru var: “Gündelik işleriniz ulaşmak istediğiniz yere gitmekte size yardımcı oluyor mu?” Fark etmeniz gereken bir şey varsa o da çalışma süreçlerinin gündelik bir rutin haline geldiğinde hedefinize ulaşmanın çok çok daha kolay olduğu.

Mutlaka okuyun: Girişimcilik Hayatında Sürekliliğin Gücü

 

3- Bilinçaltınızı yeniden programlayın

Ben kendi ek işimi yapmaya başladığımda başarılı olacak mıyım olmayacak mıyım hiçbir fikrim yoktu. Evet işimi seviyordum, tutkuluydum da, ama başarılı olacağıma inanmak için ne bir iş tecrübem vardı ne de kendime güveniyordum.

Hiç kimse annesinin karnından girişimci olarak doğmuyor tabii, bazılarımız buna daha yatkın olsa da. Ben dezavantajlı gruptandım, bu yüzden kendi bilinçaltımı yeniden programlamam gerekti: Kendimi bir girişimci olabileceğime inandırdım. Siz de aynısını yapmak zorundasınız çünkü ne yazık ki içerisinde olduğumuz toplum ve yaşadığımız dünya kolaylıkla sizi başarısız olabileceğinize inandırabilir. İçinde yaşadığımız çevrede o kadar çok negatif etmen var ki eğer kendinizi bu şartlar altında büyüyüp gelişip bir gün çok başarılı olacağınıza inandırmazsanız asla başarılı olamayacaksınız. Başarı şans işi değildir, kendinize güvenmeniz ve adımlarınızı buna göre atmanız gerekir.

Ben de kendi rutinlerimi bu yönde şekillendirdim. Her gün kitap okumak, sabahları egzersiz yapmak ve sürekli bir şeyler yapıyor olmaya ek olarak banyomu duvarlara hedeflerimden bahseden bir sürü post it, alıntılar ve resimler asarak yepyeni bir ortama dönüştürdüm. Bilinçaltımı eğitecek, ona her gün birkaç defa ne yapmak istediğimi hatırlatacak bir şey olsun istemiştim. Üzgün olduğumda pozitif şarkılar dinlemeye çalıştım, işe gidip dönerken toplu taşımada beni geliştirecek yayınlar dinledim ve sosyal medya hesaplarımda beni motive edecek ve bana ilham verecek hesaplar takip ettim. Yeni tanıştığım insanlara bir mühendis değil girişimci olduğumu söylüyordum, bu sayede düşünce biçimim de zamanla değişti ve davranışlarım da buna ayak uydurdu.

İçerisinde olduğunuz çalışan bakış açısından kurtulmanız kolay olmayacak, ama bunu yapmanın tek yolu girişimcilik mentalitesini hayatınızın merkezine oturtmak. Risk alırken, konfor alanınızın dışına çıkarken ve kaçınılmaz olarak karşınıza çıkan sorunlarla uğraşırken zorluk çekecek, hatta belki vazgeçmeyi düşüneceksiniz. Başarılı olmanın da kolay olmayacağını söylemem gerek, başarılı olsanız bile bu sefer bu başarıyı korumakta sıkıntı çekeceksiniz. Kendinizi şartlayarak bilinçaltınıza bir girişimci olduğunuz fikrini aşılamalısınız, bu başarılı olmak için atacağınız en önemli adımlardan bir tanesi.

Mutlaka okuyun: Başarılı Girişimcilerin Günlük Alışkanlıkları

 

4- Öğrenme sürecinizi hızlandırın

Ek iş yapmaya başladığınız ilk günlerde her şeyi kendi başınıza öğrenmeye çalışmayın. Bu hem daha fazla zaman alacak, hem daha maliyetli olacak hem de başarısız olduğunuz takdirde hevesinizi kıracak ve başarısızlığı kaldıramadığınız için yeniden denemenize engel olacaktır. Yeniden denemekse yeni başladığınız bir işte başarılı olabilmenin en kritik noktalarından birisi. Sizi bu süreçte bir adım öne taşıyacak olan şeyse doğruluğu ispatlanmış metotlarla çalışmak, bu sayede ilk satışlarınızı başarıyla yapabilirsiniz. Bu yüzden başarıya olan yolculuğunuzun ilk aylarını turboya alın ve bir akıl hocasıyla çalışın. Akıl hocanızın metotlarını ve önerilerini takip ederek tek başınıza başaracağınızdan çok daha büyük işler başaracağınıza emin olabilirsiniz. Unutmayın, siz giderken o dönüyordu…

Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki akıl hocalarına, derslere, koçlara ve metotlara neredeyse sınırsız bir erişimimiz var. Ben online mecralarda nasıl satış yapabileceğimi öğrenmek için aldığım ilk derse 2500 TL ödemiştim. Bu sayede yılların tecrübesiyle öğrenebileceğim birçok şeyi tek bir derste öğrenmiştim. Doğru koçlarla çalışmanın beni nerelere getirebileceğini gördüğümde bireysel emeklilik hesabıma para yatırmayı bırakıp koçlarla çalışmaya başladım: Bu sayede başarıya giden yolda hızlandım ve ne yaptığımı daha iyi bilir hale geldim.

Bir başkasının rehberliği sayesinde bir şeyler başardığınızda yapabileceğiniz diğer şeyler için daha da heveslenecek, heyecanlanacak ve motivasyon kazanacaksınız. Öğrenme ve kendinize yatırım yapma süreci kendi kendini besleyen bir döngü haline gelecek.

Ek bir iş yapmanın para kazanmaktan başka faydaları da var.

Ek bir iş yapmak hayata olan bakış açınızı değiştirecek. Edindiğiniz yeni tecrübeler, kişisel gelişiminiz adına attığınız adımlar ve kendi kendinizin patron olmanın getirdiği özgürleşmek en az kazandığınız para kadar büyük kazanımlar.

Bunların hiçbirisi kolay değil, kesinlikle bunu iddia etmiyorum. Tam zamanlı işinizin üzerine bir ek iş yapmak sizi aklınıza gelecek her açıdan zorlayacak. Bu başarıya giden yollar arasında zor olanlardan birisi. Ama karşılaştığınız engelleri aştıkça elde ettiğiniz ödüller daha büyük olacak.

Eğer ek iş kurmaya hazır olduğunuzu düşünüyorsanız beklemeyin, şansınızı deneyin. Zamanınızı ve enerjinizi bu 4 maddeyi gerçekleştirmeye odaklayın. Yeni kurduğunuz işinizi elinizdekiyle yetinmek için değil, hep istediğiniz o hayatı inşa etmek için kullanın.

 

İlginizi çekebilir

İşten Ayrılıp Kendi İşini Kurmak İsteyenlere
22 Yaşında Zengin Olmamı Sağlayan 7 Teknik
Sevin KAYTAN
Sevin KAYTAN
Londra Üniversitesi Ekonomi ve Finans bölümünden Üstün Başarı Programı kapsamında mezun oldu. Tüm dünyada girişimcilikle ilgili birçok araştırmada yer aldı. Şu anda ise kariyer yolculuğuna Paris'te bulunan "OECD Girişimcilik Merkezi" nde devam etmekte.
Mutlaka Okunması Gerekenler

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

En Çok Okunanlar