Yakın zamanda ise Çincede kriz kelimesinin iki anlamının olduğunu öğrendim: Biri tehlike diğeri ise fırsat. Bu iki bilgi de son derece ilgi çekici fakat ne yazık ki ikisi de doğru değil. Bu konu hala tartışılıyor olsa da, kriz kelimesinin bu anlamlardan türediğine ilişkin en ufak bir kanıt bulunmuyor.
Fakat etimoloji meselesini bir kenara koyarsak kriz ve fırsat birbirinden o kadar da ayrı kavramlar değil. Her ikisinde de olayların daha iyiye ya da kötüye gidebileceği kritik bir nokta bulunuyor. Yanlış değerlendirilen herhangi bir fırsat krize yol açabilirken başarıyla yönetilmiş herhangi bir kriz ise fırsata dönüşebilir. Buradaki en önemli faktör meydan okuma değil, böylesi durumlarla başa çıkabilme gücünüz.
İçinde bulunduğumuz durumdan sürekli endişe duyarak bir şeyleri değiştirmek mümkün değil. Bu durumu kriz olarak mı yoksa bir fırsat olarak mı adresleyeceğiz, önemli olan bu.
Kriz olarak nitelendiriyorsanız korku içinde yaşıyor olmalısınız. Diğer taraftan, bu durumu fırsat olarak görüyorsanız işleri lehinize çevirmek için yeterince cesur ve atılgan olmanız gerekiyor. Bu seçimin olumsuz tarafı ise ne yapacağınızı bulmanın oldukça zor olması. Sonuçta, panikleme ihtimaliniz çok yüksek. Fakat herkesin kafasının karışık olduğu bir dönemde yapıcı aksiyonlar almak cesaret ve vizyon ister.
İşte, karşımıza çıkan krizleri birer fırsata dönüştürebilmenin bazı yolları:
1. Gereksiz karamsarlık havasını avantaja çevirin.
Ekonomideki başarısızlıklar ve spekülasyonlara ilişkin sık sık yayınlanan haberler nedeniyle son zamanlarda bazı hisse senetlerinin başına büyük dertler açıldığına, bazılarının aşırı tepki gösteren yatırımcılar nedeniyle asıl değerinin altında işlem gördüğüne tanık oluyoruz. Yerinde bir bilgi düzeyine ve riskleri tolere etme gücüne sahip kişiler için ise bu durum harika fırsatları da beraberinde getiriyor. Bunun gibi gerçek değerinin altına düşecek birçok şeye yatırım yapabilirsiniz.
Mutlaka okuyun: Ekonomik Krize Rağmen İşinizi Büyütmenin 5 Yolu
2. Zayıf rekabet ortamını avantaja çevirin.
Bugüne kadar, ekonominin durumu yüzünden planladıkları girişimi başlatmama kararı veren, iş fikrini şartlar olumlu anlamda değiştiğinde yeniden değerlendirmek üzere rafa kaldıran ya da müşterilerin parası olmadığı için fiyatlarını düşüren birçok kişiyle karşılaştım. Bu kararlar bir noktaya kadar anlamlı olabilir ama ben yine de insanların fazla reaktif davrandığını düşünüyorum. Herkesin harekete geçmek için uygun zaman olmadığını düşündüğü bir ortamda rekabet de hızlı bir şekilde zayıflayacaktır. Böylesi bir rekabet ortamı sadece belli sektörler için değil, aynı zamanda diğerleri için de harika bir fırsata dönüştürülebilir.
Mutlaka okuyun: Sektörünüzde Rekabet Üstünlüğü Sağlamanın Yolları
3. Bu zamanı hayat planlarınızı yeniden gözden geçirmek için kullanabilirsiniz.
Kötü şeyler yaşanırken, bir süreliğine durabilir ve hayatınızın nereye gittiği konusunda kafa yorabilirsiniz. Böyle bir şeyi başka bir zamanda da yapmak mümkün tabii ama yolumuza çıkan engellerle karşı karşıya kalmadığımız sürece genellikle böyle bir şeyi yapma ihtiyacı duymayız. Bu nedenle, olağanüstü durumlar size gerek duyduğunuz uyanışı yaşamak için fırsat verebilir.
Bu süre boyunca, bazı insanlar yanlış bir kariyeri sürdürmekte olduğunu, aslında kendi işini yürütmek, başka bir şehre taşınmak, evlenmek ya da çocuk sahibi olmak istediğini ve daha sayısız pek çok şeyi fark edebilir. Bir süreliğine durun ve hayatınızın istediğiniz doğrultuda ilerleyip ilerlemediğini düşünün.
Mutlaka okuyun: Hayatını Değiştirmek İsteyenlere
Her kritik yol ayrımı bir krize ya da fırsata dönüşme potansiyelini içinde taşır. Peki siz bu seferkini hangisine dönüştüreceksiniz?