Kendi servetini yaratabilmiş milyarder girişimciler ile sıradan insanlar arasındaki temel fark milyarderlerin başarıyı şansa bırakmamalarıdır. Onlar başarı veya servet konusunda “armut piş ağzıma düş” anlayışına sahip olmaktansa her gün bitiş çizgisine yaklaşmak için yeni bir adım atmayı tercih ederler.
Milyarder olmak fikri imkansız hatta boş bir hayal gibi görünebilir, ancak kendi çabalarıyla zengin olanların sayısı her geçen yıl artmaktadır. Elbette bu iş bir çocuk oyuncağı değildir, ancak başarının gerçekleşmesi yalnızca sizin elinizde olacak bir şey olduğunu da unutmamanız gerekir.
O halde lafı daha fazla uzatmadan bugünden tezi yok benimsemeye başlamanız gerektiğini düşündüğümüz kendi servetini yaratmayı başarmış girişimcilere özgü 7 güçlü alışkanlığı listeleyelim:
1) Tutumludurlar.
Kendi servetini yaratmayı başarmış milyarder girişimcilere bakarsanız, süslü el çantaları veya parlak spor arabalar peşinde koşmadıklarını fark edersiniz. Bir örnekle açıklayalım.50 milyar doların üzerinde bir servete sahip olduğu söylenen Facebook’un kurucusu Mark Zuckerberg’e bir bakın, Volkswagen Jetta marka bir araba kullanıyor!
Gerçek anlamda başarılı bireyler gerçek lüksün harcamaların esiri olmak yerine hayallerini takip etmekte saklı olduğunu bilirler. Bu yüzden, servetlerini son kuruşuna kadar “alınması elzem” olan son trend satın alımlara akıtmak yerine ellerindeki tüm imkanları servetlerini daha da büyütmek üzere kullanmayı ya da paralarını gelecek yatırımlar için muhafaza etmeyi tercih ederler.
Mutlaka okuyun: Zenginler Nasıl Yaşarlar?
2) Hayat boyu öğrenirler.
Kendi servetini yaratabilmeyi başarmış milyarder girişimciler kendi alanlarında uzman olmak ve çağın gerisinde kalmamak adına her gün son trendler, konseptler ve finansal haberleri incelemek üzere özel bir zaman ayırırlar. Örneğin, ünlü girişimci Warren Buffett’ın bir gününün neredeyse yüzde 80’ini okumaya harcadığı ve bilgisinin “bileşik faiz gibi” artmakta olduğu söylenir.
Siz de yarından tezi yok elinize bir kitap almalı ve kendinizi her gün alanınız ya da sektörünüze ilişkin yeni bir şeyler öğrenmeye adamalısınız. Unutmayın, girişimcilik dünyasında lider olabilmeniz için nelerin önemli olduğuna dair güncel bilgilere ulaşmanıza yardımcı olacak birçok ticari yayın ve blog bulunmaktadır.
Mutlaka okuyun: Hayat Boyu Öğrenmeyi Benimseyerek Başarılı Olmak
3) Egzersiz yaparlar.
Artık egzersiz yapma fikrini yeni yıl temennileri listenizin hiç gerçekleşmeyen bir öğesi olmaktan çıkarmanın tam zamanı. Virgin Şirketler Grubunun CEO’su Richard Branson gibi ünlü girişimciler düzenli egzersizin değerini gayet iyi bilirler, hatta Branson düzenli fiziksel aktivitenin üretkenliğinize fazladan bir dört saat katabileceğini belirtmiştir. Üstelik egzersiz yapmak modunuzu yükseltebilir,bununla da kalmayıp inme, metabolik sendrom, tip 2 diyabet veya depresyon gibi hastalıkların önüne geçebilir.
Halen daha başlamadıysanız kan akışınızı hızlandırmak ve zihinsel berraklığınızı arttırmak için günlük rutininize yaklaşık 30 dakikalık bir egzersizi de eklemelisiniz, böylece üst seviye bir performans gösterebilirsiniz.
Mutlaka okuyun: Girişimciler İçin Spor ve Egzersiz Yapmanın 4 Bilimsel Faydası
4) Meditasyon yaparlar.
Fiziksel sağlığımız hakkında her daim konuşuruz, ancak zihinsel sağlığımızın da bir o kadar önemli olduğunu zaman zaman unutabiliyoruz. Servetini kendi yaratmış milyarder girişimcilerimiz ise bu konuda bize göre çok daha bilinçlidirler.
Son zamanlarda insanlar, hafıza geliştirme veya stresle baş etme de dahil olmak üzere zihin sağlamlaştırma ya da temizlemeye ilişkin pek çok yöntemin beraberinde getirebileceği avantajların daha çok farkına varır hale gelmiştir. Milyarder girişimcilerimiz için de durum pek farklı değildir – örneğin Twitter CEO’su Jack Dorsey’nin sırf meditasyon yapmak için her gün saat 5’te uyandığı söylenir.
Daha önce hiç meditasyon yapmadıysanız bu iş için gerekli zemini hazırlamak adına sabahları birkaç derin, sakinleştirici nefes almayı denemelisiniz. Farkındalık meditasyonunun faydalarını günlük sadece beş dakika sürecek egzersizler ile görebilmeniz mümkündür.
Mutlaka okuyun: Meditasyon Nasıl Yapılır?
5) Hayata erken yaşta atılırlar.
Bu, hem ekonomik hem de kariyer alanındaki başarınızı etkileyecek bir alışkanlıktır.Hayata erken yaşta atılmanın finansal anlamı en kısa zamanda para biriktirmeye ve yatırım yapmaya başlamanızdır. Kendi servetini oluşturmuş girişimciler, bileşik faiz yönteminin muazzam bir değeri olduğunu bilir ve şimdi yatırılan küçük bir miktarın daha sonra bir servet haline gelebileceğini fark ederler.
Ayrıca dünyanın en büyük şirketlerinin çoğu 40 yaşın altındaki CEO’lar tarafından işletilmektedir – bunlardan en ünlüsü hiç şüphesiz ki 32 yaşındaki Mark Zuckerberg’dir. Bu genç CEO’lar güçlü yanlarını erken yaşta fark edip diğer başarıyı yakalama yolunda adım adım ilerlerken bu güçlü yanlarını kullanabilmiş kişilerdir.
Başarıya ulaşmak için genç olmak zorunda değilsiniz, ancak geleceğinizi düşünmeye başlamak için hiçbir zaman erken olmayacağı fikrini bir an evvel benimsemelisiniz. Oldukça deneyimsiz olduğunuzu düşünüyor olsanız bile kariyerinize yönelik yeni bir adım atmaktan korkmamalısınız. Herhangi bir fırsatı değerlendirmek için en doğru zamanı bekliyorsanız, bu zamanın asla gelmeyebileceği gerçeğinin de farkında olmalısınız.
6) Yeni ve farklı şeyleri denemekten çekinmezler.
Birçok insan hayatının büyük çoğunluğunu birilerinin önüne geçmek adına kıran kırana mücadele ettiği kariyer basamaklarını tırmanmakla geçirir. Ancak gerçekten başarılı olabilmiş insanlar diğer insanlarla mücadele etmek adına onların yaptıklarını harfi harfine uygulamak yerine tamamıyla kendilerine has bir yöntem geliştirmeyi tercih ederler. Örneğin dünyanın en genç milyarder girişimcilerinden biri olan Spanx korse çorap şirketi kurucusu Sara Blakely diğer şirketlerin tam zıddı bir tarz geliştirdi. Disneyworld’ün Florida’daki şubesinde sıradan bir çalışan iken parmakları açık ve vücudu toparlayan bir çorap ihtiyacı duyan Blakely, bu ürünü kendi yapmaya karar verdi. Daha önce hiçbir moda veya pazarlama deneyimi bulunmamasına rağmen biriktirdiği 5 bin dolarını çorap işine yatırmak için ayırdı.Ona kendi servetini yaratma imkanı veren işte bu farklı ve yaratıcı fikri olmuştu.Benzer şekilde Arianna Huffington eleştirmenlerin “hayatta tutmaz” dedikleri yepyeni bir medya platformunu yaratmayı başardı. Kurduğu “huffingtonpost.com”isimli haber sitesi 315 milyon dolarlık bir medya devine dönüştü.
Kendinizi bu kıran kırana mücadelenin tam ortasında mı buldunuz? O halde artık dışarı çıkmanın ve yapabileceklerinizi düşünmenin zamanı gelmiş demektir. Hatta bugüne kadar yapılanları kökten değiştirmenin tam zamanıdır belki de.Panik yapmayın, bu bir sonraki iPhone’u icat etmek zorunda olduğunuz anlamına gelmiyor; iş yerindeki görevlerinize ilişkin basit bir değişiklik dahi büyük yenilikleri beraberinde getirebilir.
7) “Hayır”ı cevap olarak kabul etmezler.
ABD’li ünlü girişimci ve sunucu Oprah Winfrey “Hayatı boyunca hiç tepetaklak olmamış insanlar en yükseğe çıkmayı asla başaramamış olanlardır.” der.
Milyarder girişimcilerin veya büyük düşünürlerin ortak noktalarından biri de yaşamlarının herhangi bir noktasında “hayır” cevabı almış olmalarıdır. Her biri en az bir kez de olsa reddedilmenin acısını tatmıştır. İşin sırrı akıntıya karşı dahi olsa yüzmeye devam edebilmektir.
Böyle anlarda “Hayır” ın yalnızca tek bir kişinin fikrini temsil ettiğini fark etmelisiniz, inanın daha fazlası olamaz. Kendi servetini yaratmış girişimcilerin başarı öykülerindeki tek fark bu kötü deneyimleri veya reddedilişleri geride bırakabilmeleri hatta bunları başarılı olmak için bir sıçrama tahtası olarak kullanmalarıdır. Onlar reddedilmenin kalıcı bir olgu olamayacağının farkındadırlar ,çünkü reddedilişler sadece bir kişinin bakış açısını yansıtan çoğu zaman da hatalı genellemelerden ibarettir.
Mutlaka okuyun: “Hayır” Cevabını “Evet”e Dönüştürmenin 4 Yolu