İş hayatını ciddiye alan profesyoneller, bir şirketin en önemli sermayesinin yetenekli personel kadrosu olduğunu bilir.
Dünyanın en başarılı ve inovatif şirketleri de bu gerçeği çok iyi idrak etmiş durumdadır. Bu nedenle ellerindeki parlak ve başarılı insanları kaybetmemek için özel bir çaba sarf ederler.
Tabii ki piyasanın en başarılı ve zeki insanlarını bulmak zaman ve para isteyen bir hamledir. Bu bakımdan bir şirket bünyesindeki başarılı personelleri kaybetmek istemez.
Personel değişimi yapmak pek çok girişimcinin sandığından çok daha maliyetli bir iştir aynı zamanda. Zappos CEO’su Tony Hsieh, bir zamanlar insan kaynakları meselesine yeterli önem vermedikleri nedeniyle şirketin 100 milyon dolara yakın kayıpta olduğunu ifade ediyor ve şöyle diyor:
“Şirketinizdeki en iyi çalışanların rakip şirkete gittiğini düşünün. Bu durum kendi başına büyük bir kayıptır. Aynı zamanda şirketinizde çalışmaya devam eden diğer personelin de motivasyonuna olumsuz etki eder; takım için dinamikler sarsılır. Tabii iş ilanı vermek, işe almak, yeni personele iş öğretmek gibi şeyler de şirketinizi hedeflerinize doğru ilerlemekten bir süreliğine alıkoyar, sizi yavaşlatır.”
İşe giren çalışanlar, en fazla 6 ay sonra istifa edip gidiyorsa, bu şirketinizde bir şeylerin yanlış gittiğini gösterir. “Bugün dünyanın en başarılı şirketlerindeki yöneticiler, şirkete aldıkları personelin kalitesi ve yeteneği gibi kıstaslara göre değerlendirilir. Diğer bir ifadeyle başarılı bir yönetici olmanın temel şartlarından biri de şirkete başarılı ve parlak insanları kazandırmak ve onların gitmesini önlemektir.”
Size Bir Örnek…
Size en iyi çalışanlarınızın işten ayrılmasını önlemek için bazı tavsiyeler vermeden önce bir örnek verip konuyu biraz daha açalım.
Bir arkadaşım vardı. Yazılım pazarlamacılığı yapan parlak ve zeki bir çocuktu. İşe başladığında çok heyecanlıydı ve işi çok seviyordu. Ancak patronla yüzyüze görüşme imkanı azalınca onun heyecanı da zamanla köreldi. Patronundan olumlu yorum ve öneriler alamıyordu. Daha sonraki dönemde şirketin patronu müşterilerle alakalı bazı durumlarla kötü bir biçimde ilgilendi. Şirket içinde ise benim bu arkadaşımın performansıyla ilgili olumsuz bazı yorumlarda bulundu. Bu da arkadaşımın işine olan tutkusunu zamanla düşürdü.
Bu olaydan birkaç ay sonra arkadaşım sektörel bir etkinlikte rakip bir şirketin yöneticileriyle tanıştı. Bu kişiler ise şirketlerini oldukça seven heyecanlı insanlardı. Arkadaşım o buluşmadan sonra bana “Sanırım CV’mi güncelleme vakti geldi.” dedi.
Sonra da CV’sini ve LinkedIn profilini güncelledi. Harıl harıl iş aramıyordu, ancak yeni tekliflere de açıktı. Sonunda da cazip bir teklif alıp yeni bir işe başladı. Şu anda halinden, çalışma ortamından da çok memnun.
Yani demek isteceğimiz şey, bu arkadaşımın eski patronunun büyük bir maliyetin altına girmesiyle ilgili. İşe yeni birini aldığınız zaman o kişinin en az 6 aylık maaşı kadar masrafın altına girersiniz. Tabii şirkete yeni bir personelin girmesi, mevcut çalışanların düzenini de belli bir oranda etkiler. Alışma sürecine onlar da dahil olur.
Peki siz bir lider, bir patron olarak neler yapabilirsiniz? Başarılı çalışanlarınızın küsüp istifa etmesini, işi bırakmasını nasıl engellersiniz?
Bu yazımızda biz de sizlere şirketinizin en başarılı personellerinin işi bırakmaması ve istifa etmemesi için neler yapabileceğinizi göstereceğiz.
Çalışan Bağlılığı Nasıl Sağlanır?
1. Çalışanlarınıza Saygı Gösterin
Bir şirketteki istisnasız tüm çalışanlar saygıyı hak eder. Ancak şirket içindeki en başarılı kişilerin ayrılmasını önlemek için saygı hayati öneme sahiptir.
Personelinize profesyonel ve saygılı bir şekilde yaklaşırsanız onlar da ellerinden gelenin en iyisini sergilemeye çalışır. Bu aynı zamanda yönetici, lider ve patron olarak sizin saygınlığınızı da artırır.
Şirket içindeki en iyi personel, çok iyi maaş alsa ve yaptığı işi sevse bile saygı görmediğini hissettiğinde ayrılma planı yapmaya başlar. Saygısızlık, insan hayatında kabul edilemez. Bu nedenle saygısız davranılan kişiler, size karşı bilenip sizden intikam almak dahi isteyebilir. Özetle saygı birincil öncelik olmalı.
Mutlaka okuyun: Çalışanlarla Nasıl Konuşulur?
2. Engelleri Kaldırın
İşe personel alıp onlara işi öğretmekle görevinizin bittiği yanılgısına düşmeyin. Bir patron olarak yapmanız gereken en önemli şeylerden biri de çalışanların motivasyonlarını kaybetmelerini önlemek, onların dikkatinin dağılmasını engellemek olmalı.
Yani çalışanlarınıza onları neyin motive ettiğini sormanın yanında, onların konsantrasyonunu bozan şeyleri de öğrenmeye çalışın. Şirket içi muhabbetler, sıkıcı bürokratik yapı gibi şeyler başarılı insanların performansını düşüren unsurlardır. Bu tür engelleri de ortadan kaldırmaya çalışmanız gerekir.
Mutlaka okuyun: Çalışanları Motive Etmenin 10 Bilimsel Yolu
3. Duygusal Zekaya Önem Verin
Empati kurmak, destek olmak, dost canlısı olmak, saygılı olmak gibi şeyler duygusal zekanın en önemli unsurlarındandır.
Lynn Taylor bu konuda şöyle diyor:
“Dünyanın en hızlı büyüyen şirketleri zeki insanları bünyesinde barındırmaya çalışır. Dünyanın en bilgili insanını işe alabilirsiniz. Ancak şirket içi bencil ve duyarsız bir ortam varsa bu kişileri elinizde tutmanız mümkün olmayacaktır. Çalışanlarınızın özel hayatını harfiyen bilmeniz de gerekmez. Fakat onların da insan olduğunu, onların da duygusal bir dünyaları olduğu bilmek, onlarla doğru bir iletişim kurmak bakımında çok mühimdir.”
Mutlaka okuyun: Liderlik ve İş Hayatında Duygusal Zekanın Önemi
4. “Seni Burada Nasıl Daha Mutlu Edebiliriz?”
Çalışanlarınızla düzenli olarak bu tür bir konuşma yapmalısınız. Onların memnuniyet durumunu öğrenmeli, ne tür iyileştirmeler yapılabileceği konusunda onlardan fikir almalısınız.
Mutlaka okuyun: Çalışan Bağlılığını Artırmanın Yolları
5. Tutarlı Olun
Çalışanlarınız başarılı olmanın ne anlama geldiğini ve şirketin hedeflerini net bir biçimde bilirse üretkenlik ve verimlilik de artar. Şirketin net bir hedefe sahip olmaması, diğer bir ifadeyle şirket içinde bir kararsızlık ortamının olması çalışanlarınızın desteğini kaybetmenize neden olabilir.
Mutlaka okuyun: Şirket Kültürü Nedir ve Nasıl Değiştirilebilir?
6. Yaratıcı Özgürlük ve Otonomi Sağlayın
Başarılı ve parlak insanlar, kendi hallerine bırakıldığında daha iyi performans sergilerler. Bu kişilere yeni fikirlerin peşinden koşmaları için yaratıcı özgürlük tanır ve kendi tutkularının peşinden gitmelerine imkan sağlarsanız onların şirkete daha çok katma değer sağlayacağını görürsünüz.
Mutlaka okuyun: Çalışanlarınıza Özgürlük ve Otonomi Vermenin Yolları
7. Takdir Etmeyin Bilin
Çalışanlarınız katkıları ve başarıları nedeniyle takdir edilmek ister. Onlara teşekkür edebiliyor olmanız, kendilerini değerli hissetmelerini sağlayacaktır. Hele topluluk önünde bir çalışanınızı o haftaki performansı nedeniyle kutlarsanız bu kişinin size olan sadakatinin de artacağını görebilirsiniz.
Tabii takdir derken sahici bir kavramdan bahsediyoruz. Orijinal ve sahici olmayan bir takdir biçimi, otomatik ve ruhsuz bir hal alabilir ki bu aslında sizin yaratmak istediğiniz duygunun tam tersidir.
Mutlaka okuyun: Çalışanlarınızı Dikkate Aldığınızı Göstermenin 11 Basit Yolu
8. Onların Fikrini Alın
Çalışanlarızın fikrini aldığınız zaman onların düşüncelerine değer verdiğiniz, onların düşüncelerinin değerli olduğu mesajını iletmiş olursunuz. Bu da karşı tarafın tecrübesine, bilgisine, düşüncesine önem verdiğiniz anlamına gelir.
Çalışanlarınızı takdir etmenin en basit biçimi tam olarak budur aslında. Ancak nedense pek çok yönetici bunu yapmakta başarısız olur. Piyasanın en başarılı çalışanlarının bir şirketi terk etmesindeki temel neden onların düşüncelerinin ciddiye alınmadığını hissetmeleridir. Bu bakımdan özellikle şirket içinde varlığından dolayı memnuniyet duyduğunuz personellerin fikrini sık sık almaya gayret gösterin.
Buna ek olarak aldığınız fikir ve önerileri icraate dökmeye çalışın. Şirketinizdeki bir endüstri mühendisinin verimlilik için öne sürdüğü bir stratejiyi eylem dökmeniz, o kişinin şirket için önemli olduğu hissini elde etmesini sağlar ki bu da çok motive edici bir şeydir…
Mutlaka okuyun: İş Yerinde Sağlıklı Fikir Alışverişi Nasıl Yapılır?
9. Tatmin Edici Maaş Sunun
Çalışanlarınızı şirkette tutmak için atabileceğiniz en somut adım, onların maaşını tatmin edici bir düzeyde tutmaktır. Yani çalışanlarınız sırf maaşı daha iyi diye rakip şirkete geçmemeli. Bonuslar, ikramiyeler, performans ödülleri, özlük hakları ile onları finansal açıdan memnun etmelisiniz.
Mutlaka okuyun: Çalışanlara Ortalamanın Üstünde Maaş Vermek İçin 7 Sebep
10. Dinleyin
Her insan dinlenmek, ciddiye alınmak ister. Bu insanın doğasıdır.
Şirket içindeki kişilerin düşüncelerini, bakış açılarını dinlemek; onlarla bu konularda oturup konuşmak çalışanlarınızı motive edecektir. Onları sadece dinlemekle kalmayıp siz de konuşmaya dahil olur ve onlara mantıklı cevaplar verirseniz çok daha etkili olur.
Tüm bunlara ek olarak çalışanlarınız, müşterilerle, satıcılarla ve diğer kişilerle sizden daha fazla muhatap olur büyük ihtimalle. Bu da onların düşüncelerinin gerçekten değerli olmasını sağlar. Yani kısaca, çalışanlarınızın söylediklerine kulak vermek sırf nezaket için değil, şirketin geleceği için de hayati öneme sahiptir.
Mutlaka okuyun: İyi Bir Dinleyici Nasıl Olunur?
11. Bir Amaç Etrafında Birleşin
Uluslararası bir ankete göre, bir şirkette ortak bir hedef etrafında birleşilmesi, çalışanların motive olması için en önemli unsurların başında geliyor.
İyi bir patron, şirket içinde anlamlı bir amaç etrafında toplanılmasını sağlar, bunun imkanlarını yaratır. Çalışma ve ortak amaç arasında bağlantılar kurar. Çalışanlara, emeklerinin önemli bir amaca hizmet ettiği düşüncesini verir. Bu da çalışanların fark yarattıkları düşüncesine sahip olmalarını sağlar; böylece performansları ve motivasyonları artar.
Mutlaka okuyun: Çalışanlar, Anlamlı Bir İş İçin Daha Düşük Maaşa Razılar!
12. Gelişmelerini Sağlayın
Eğer iş yerinde gelişme kaydetmediğinizi düşünürseniz, her gün aynı olmaya başlar. Bu da sıkılmayı, bunalmayı beraberinde getirir.
Yetenekli insanlar, geliştiklerini hissettikçe daha da başarılı olurlar. Bu nedenle şirketinizdeki en başarılı insanları elinizde tutmak için onlara gereken yatırımı yapın. Onların başarılarını kutlayın, onlara çeşitli sorumluluklar verin.
Mutlaka okuyun: Çalışanlarınızı Neden ve Nasıl Eğitmelisiniz?
13. Esnek Olun
Ailevi ve başka nedenlerle insanların çalışma saatleri ve çalışma sistemlerinde değişiklik olabilir. Bazı araştırmalar, köpeği olan insanların ofise köpeklerini getirince daha iyi ve daha mutlu çalıştıklarını göstermiştir. Buna benzer durumlarda kolaylık sağlamak çalışanlarınızın kafasının daha rahat olmasını sağlayacaktır.
Örneğin her çalışana, çocuğunun doğum günü akşamı erken çıkma izni vermek çok şık bir jesttir ve çalışanı kazanmanızı, onun size sadık olmasını sağlar.
Mutlaka okuyun: Çalışanlarınızı Gözünüz Arkada Kalmayacak Şekilde Özgür Bırakmak
14. Vizyonunuzu Paylaşın
Her çalışan, şirketin amacını ve hedefini net bir biçimde bilirse, yani büyük resmi görebilirse; şirketin geleceği adına daha anlamlı katkılar yapabilir. Çalışanlar, şirketin geleceği adına bilgi sahibi olurlarsa, şirkete daha sıkı bir şekilde bağlanırlar. Sonuç olarak her tarafın da lehine bir “Kazan-kazan” durumu ortaya çıkar.
İnsanlar şirketin ufkunuzu bilmediklerinde, şirketin geleceği için anlamlı bir katkı sunamazlar. Bu nedenle şirketin gelecek planlarını çalışanlarınıza direkt olarak anlatın ve onların bu planlara nasıl destek sağlayabileceklerini belirtin.
Mutlaka okuyun: Misyon ve Vizyon Nedir? Örnekleri Nelerdir?
15. Açık Görüşlü Olun
Yöneticiler, soru sordukları zaman zaten cevabı bildiklerini sanırlar. Ancak bu oldukça dar bir görüştür. En iyi yöneticiler, çalışanlarının yaklaşımlarına da kulak verirler. Bu da aslında çoğu zaman inovasyona ve rekabet avantajına yol açar.
İnatçılık ve statükoculuk inovasyonu engeller. Bu nedenle farklı görüşlere önem vermek hem çalışanları motive eder hem de şirketinizin büyümesini sağlar.
Mutlaka okuyun: İş Yerinde Bilgi Paylaşımı Kültürü Oluşturmanın 6 Yolu
16. Görüş ve Önerilere (Feedback) Önem Verin
İlerleme, büyüme, inovasyon gibi kavramların kökeninde aslında feeback (geribildirim) kavramı yatar. Çalışanlarınıza performansları bağlamında görüş ve önerilerde bulunmak; keza onlardan da şirket içi konular için görüş ve öneri almak bir yönetici olarak yapabileceğiniz en iyi şeylerden biridir.
Genelde siz sormadığınız sürece çalışanlar, aykırı bir ses olma korkusu ile görüş ve önerilerini seslendirmezler. Ancak siz şirket içinde herkesin görüş ve önerilerini makul bir ortamda dillendirmesini sağlarsanız bu durumdan farklı boyutlarda fayda elde edebilirsiniz.
Çalışanlar, yaptıkları işten bir geri bildirim almadıklarında duygusal bağı kaybedebilirler. Düzenli olarak feedback alışverişi olan şirketlerde personelin istifa etme oranı oldukça düşüktür. Yani bir çalışana “Daha iyisini yapabilirsin” demek fayda etmez. Bu kişiye nasıl gelişme kaydedebileceğini anlatmak gerekir.
Mutlaka okuyun: Etkili Geri Bildirimler Vermek
17. Farklılıkları Kucaklayın
İnsanlar hangi ırktan, hangi dinden, hangi cinsel oryantasyondan olursa olsun; oldukları kişi olarak saygı görmek ister. Bu nedenle çalışanlarınızın her birinin bireysel kimliklerini kucaklayın. Onların kendilerine has özelliklerini fark edin. Farklılıkların olduğu yerde inovasyon muazzam bir şekilde yeşerir…
18. Negatif Enerji Yayılmasını Önleyin
Şirket içinde olay yaratan çalışanlar, şirketin kültürünü bozabilir, ortama negatif enerji yayabilir. Bu nedenle bu kişileri koruma pahasına şirketin iç huzurunun bozulmasına izin vermeyin.
Şirkette dedikodu kültürünün oluşmasına da asla izin vermeyin. Bu durum hem üretkenliği köreltir hem de ekibinizin komple demoralize olmasına neden olur.
19. Ulaşılabilir Olun
Şirketin patronu ve yöneticisi olarak çalışanlarınızın size ulaşabilmesini sağlayın. Üzerinde çalışılan projelerde, çalışanlar size ulaşamaz ise o proje adeta askıda kalır ve verimlilik düşer. Bu nedenle şirket içi çalışmalara siz de aktif olarak katılmalı, çalışanlarınızı ziyaret ederek durum değerlendirmesi yapmalısınız.
Mutlaka okuyun: Açık Kapı Politikası Nedir ve Nasıl Uygulanır?
20. Ailelerini Tanıyın
Pek çok işveren, çalışanlarının aileleri ile tanışıp onlarla dostluk kurduğu zaman, bu kişilerin şirketten ayrılma oranı azalır. Eğer çalışanlarınızın çocuklarını ve eşlerini tanırsanız, siz de onların aile dostu olma vasfını kazanırsınız. Bu da aslında çalışanların size daha da yakınlık duymalarını sağlar. Mutlu ve işinden keyif alan bir çalışan şirketinize büyük katkılar sağlayabilir. Diğer bir ifadeyle iyi günde ve kötü günde çalışanlarınızın yanında olmaya gayret edin.
21. Terfi İmkanı Sağlayın
Bir personel performansı nedeniyle terfiyi hak ediyorsa, ona bu hakkı verin. Çalışanlar sorumluluklarının ve konumlarının yükselmesini arzu eder. Eğer elinizdeki en iyi çalışanları yine kendi bünyenizde tutmak istiyorsanız onların geleceğine yatırım yapmalı, onları terfi ettirmelisiniz.
22. Güven Ortamı Tesis Edin
Güven oksijen gibidir. Bir şirketin hayatta kalabilmesi için güvene ihtiyacı vardır. Ekibiniz uyum içindeyse ve ortadan güven ortamı varsa ayakta kalabilirsiniz.
Aksi halde kırılgan, tekinsiz, huzursuz bir şirket ortamı oluşur. Bu da bir şirketin performansının gözle görülür biçimde düşmesine neden olur. Bu bakımdan verimli, güven ilişkileriyle kurulmuş arkadaşlıkların olduğu bir şirket kültürü oluşturmaya çalışın.
Mutlaka okuyun: Şirkette Güven Ortamı Yaratmak İçin 10 Tavsiye
23. Kayırmacılık Yapmayın
Şirket içindeki her çalışanın bir görevi olduğunu, hepsinin bir bütünü meydana getirdiğini unutmayın. Ufak bir dişli çalışmazsa koca makine de çalışamaz. Bu nedenle çalışanlarınız arasında kayırmacılık yapmayın. Zira çifte standart uygulanan bir şirkette verimlilik ve moral ciddi bir şekilde düşer.
Mutlaka okuyun: Bir Akraba veya Yakınımı İşe Almalı Mıyım?
24. Şirket İçin İletişimi Önemseyin
Bir çalışma ortamında iletişim kanalları açıksa, insanlar daha üretken ve rahat olur. Şirketin ve çalışanların ortak amaçları paylaştığından, şirket içinde demokratik bir iletişim ortamı bulunduğundan emin olmalısınız.
Mutlaka okuyun: Etkili İletişim Nasıl Kurulur?
25. Şirket İçi Cazip Uygulamalar Geliştirin
İster tatil olsun, ister ulaşım olsun, ister doğum izni olsun. Bu tür özlük hakları, bir insanın rakip şirkete nazaran daha düşük ücret alsa bile sizde kalmasını sağlayabilecek şeylerdir.
Zira insanlar çoğu zaman salt finansal düşünmezler. Özlük hakları ve konforları da önemlidir. Çalışanlarınızı memnun edecek şirket içi uygulamalar geliştirirseniz, onların size daha sadık olacaklarını görebilirsiniz.
26. Öğrenme ve Eğitim Olanakları Sunun
Bir çalışanınız, sizde çalışmaya başladıktan 1 yıl sonra daha deneyimli, daha bilgili bir kişi olacak mı?
Bu şirket olarak sizin kimliğinizi belirler. Çalışanlarının gelişimine önem veren şirketler, daha bağlı ve daha motive çalışanlar elde eder. Çalışanlarınızın eğitimlerine, kişisel ve mesleki gelişimlerine gereken desteği sağlamanız büyük önem arz eder.
27. Yapıcı Eleştiriler Sunun
Açık, dürüst ve yapıcı eleştiriler, aslında her çalışanın istediği ve hak ettiği bir şeydir. Yapılan bir hata sonrası suçlanmak ve kınanmak, bir çalışanın en son isteyeceği şeydir. Ancak yapıcı ve açık bir konuşma sonrası çalışan hatasını anlar ise bu hatayı tekrarlamaktan kaçınır. Bu nedenle eleştirilerinizde yıkıcı olmak yerine yapıcı olun; hırçın olmak yerine makul olmayı tercih edin.
Mutlaka okuyun: Etkili Geri Bildirimler Vermek
28. Hareketlerinizle Örnek Olun
Şirketin patronu ve lideri olarak çalışanlarınızın nasıl olmasını istiyorsanız siz de öyle olmalısınız. Yani onlara örnek olmalısınız.
Siz onlardan belli bir biçimde çalışmalarını istiyorsanız siz de bu şekilde çalışmalısınız. Yaptığınız eylemlerden ötürü sorumluluk alabilmeli, başkalarını suçlayan tavır ve tutumlardan kaçınmalısınız.
Mutlaka okuyun: Örnek Davranışlarla Liderlik Etmek