“Girişimci deyince aklınıza ne tip bir insan geliyor?” diye sorsalar nasıl cevap verirdiniz? Kendini işine adamış son derece tutkulu biri mi? Yoksa her daim iyimserliği elinden bırakmayan bir birey mi? Elbette girişimciler bu özelliklere sahip olabilir. Ancak çoğu girişimcinin özünde belaya bulaşmayı seven ve mevcut konumunda kendini güvende hissetmeyip yeni maceralar arayan kişiler olduğunu da vurgulamalıyız. Şimdi birtakım karakter özellikleri ve tuhaf huylardan bahsedeceğiz. Eğer yazımızda ele alacağımız niteliklerden birine ya da birkaçına sahipseniz ve bunları henüz pratikte uygulamamış olmanıza rağmen “Bir gün mutlaka şansımı deneyip göreceğim!” diyorsanız yaşadınız çünkü siz de pekâlâ bir girişimci olabilirsiniz! İşte girişimci olduğunuzu gösteren 12 özellik:
1. Boş durmayıp harekete geçmek
Kafasında belirli bir iş konsepti olmasına rağmen henüz kapsamlı stratejiler geliştirmeyi başaramamış insanların girişimcilik ruhuna sahip olma ihtimalleri son derece yüksek. Çünkü her şeyi önceden enine boyuna planlayıp kendini garantiye aldıktan sonra harekete geçmek girişimciler için oldukça geç olabilir.
Peki o halde ne yapmalıyız? Masa başında oturup plan yapmaktansa derhal işe koyulmalı ve süreç içerisinde kendimizi geliştirip duruma göre yeni fikirler üretmeliyiz. Sürekli işle ilgili plan yapanlar her durumu gereksiz derecede ayrıntılı bir şekilde analiz etmekte olup bu yüzden de zaman zaman büyük resmi göremeyip doğru girişimlerde bulunamamaktadırlar.
Mutlaka okuyun: Girişimcilikte Hızlı Hareket Etmenin Önemi
2. Korkmak
Dışarıdan hırslı ve gözü pek görünen girişimcilerin çoğu özünde bir şeylerden fazlasıyla korkuyorlardır. Büyük yatırımcılar bir yatırım yapmak için dışarıdan destek alacaksalar her zaman tabiri caizse korkudan kemikleri titreyen girişimcilerin kapısını çalarlar. Buradan anladığımız üzere başarısızlıktan korkan kişiler işine aşırı düzeyde konsantre olurlar ve başarıya ulaşmak için ellerinden gelen her şeyi yapmaya dünden razıdırlar. Yani siz de korkuyor ve kendinizi güvende hissetmiyorsanız aslında olumsuz gibi gözüken bu duyguları avantaja çevirerek iş hedeflerinizi gerçekleştirebilirsiniz.
3. Becerikli olmak
“Küçükken en sevdiğim dizilerden biri MacGyver’dı çünkü MacGyver’ın elinde fazla imkân yoktu ama o içinde bulunduğu durum ne kadar kötü olursa olsun zorlukların üstesinden gelmenin bir yolunu buluyordu. İşte bence girişimci olmak tam da böyle bir şey.” Konuyu toparlarsak şöyle diyebiliriz: Girişimcilik ille de birtakım imkânlara sahip olmak değil, mevcut imkânlarla elinden gelenin en iyisini yapmaktır.
Mutlaka okuyun: Girişimcilik Becerileri Nelerdir?
4. Nakit akışıyla kafayı bozmak
“Nakit kraldır” sözü iş hayatında sıkça duyduğumuz bir tabirdir. Eğer öyleyse nakit akışı da, krallığın kalbinin atmasını sağlayan kandır, diyebiliriz. Nakit akışı, küçük veya orta ölçekli işletmeler için başarının en kritik bileşenlerinden biridir. Nakit olmazsa karın da bir anlamı kalmaz. Kağıt üzerinde son derece karlı gözüken birçok işletme iflas etmektedir, çünkü sağlıklı bir nakit akışına sahip değildirler.. Başarılı bir şekilde nakit yönetimi yapamayan firmalar rekabet etmek için gerekli yatırımları yapamayabilir ya da ayakta kalmak için gerekli olan paraya ulaşmak için daha fazla ödeme yapmak zorunda kalabilirler.
Mutlaka okuyun: Başarılı Girişimcilerin 7 Mali Alışkanlığı
5. Kendi başına hareket etmek
Hakiki girişimciler genellikle inisiyatif kullanıp kendi başlarına hareket eder ve ufukta beliren fırsatları hiç zaman kaybetmeden değerlendirmeye çalışırlar. Tabii haliyle bazen de hatalar yapmaları kaçınılmaz olur.
Gerçek girişimciler asla mevcut durumdan hoşnut olmazlar. Kendine has yöntemlerle çalıştığından dolayı kurumsal şirketlerde fazla tutunamamış, müdürleri tarafından hep gereksiz yere azarlanmış, bunun üzerine de kurumsal hayatın ona uygun olmadığını anlamış birçok girişimci vardır.
Mutlaka okuyun: İşten Ayrılıp Kendi İşini Kurmak İsteyenlere
6. Yeri geldiğinde gözünü karartmak
Sıradan insanlar- risk almaktan kaçındığı zamanlarda girişimciler fırsatların kokusunu alıp gözlerini karartırlar. Hatta gerçek girişimciler yeni bir maceraya atılmak için evlerini ipotek ettirip kredi kartı limitlerini dibine kadar kullanmaya dünden razıdırlar. Bu açıdan baktığımızda girişimcilerin bir anlamda çok iyimser insanlar olduğunu söylersek yanılmayız, zira ne kadar yatırım yaparlarsa yapsınlar harcadıkları zaman ve paranın karşılığını alacaklarından hiç şüphe duymazlar.
Mutlaka okuyun: Girişimciliğin Olmazsa Olmazı: Cesaret
7. Değişimi benimsemek
İşletmenizin ya da ürününüzün ilk halinden utanç duymuyorsanız bu girişimcilik hayatında yeterince hızlı olmadığınızı gösterir. Şimdiki halinden gurur duyuyor olmanız ise hem hızlı hem de değişime ve gelişime açık bir girişimci olduğunuzu gösterir. Kişileri iyi dinleyen biriyseniz müşterilerinizin yorumlarından hangi ürünlerinizin ya da hizmetlerinizin iyi ve değerli, hangilerin eksik ve kötü olduğunu anlayabilirsiniz. Sonrasında küçük dokunuşlarla ürün ya da hizmetinizi mükemmelleştirmek için çaba sarfedebilirsiniz.
Mutlaka okuyun: Müşterilerinize Mutlaka Sormanız Gereken Sorular
8. Zorlukları sevmek
Sıradan insanlar sorunlarla karşılaştıklarında topu başkalarına atmaya çalışırlar. Girişimciler ise problemlere göğüs gererek çözüm üretmek için çabalarlar. Zorluklar girişimcileri yıldırmaz, bilakis daha fazla çalışmaya teşvik eder. ‘İmkansız diye bir şey yoktur!’ felsefesini benimseyen girişimciler zorlukların üstesinden gelip yollarına devam ederler.
Sprinkles Cupcakes isimli tatlı ve hamur işi zincirinin kurucusu Candace Nelson da Jeff Platt ile hemfikir. 2000’lerin başında “Karbonhidrat zararlıdır!” algısı tüm dünyayı kasıp kavururken Nelson kendisine yöneltilen tüm uyarılara ve olumsuz yorumlara rağmen azmederek ilk dükkânını açtı. Dükkân o kadar popüler oldu ki ABD’nin sekiz farklı eyaletinde yeni şubeleri açıldı. Aslına bakarsanız hamur işi ve tatlı sektörü o ara öyle bir tuttu ki hemen akabinde Nelson’un fikirlerini kopyalan yeni girişimciler piyasaya çıktı.
9. Kendini farklı görmek
Girişimciler toplumda kolay kolay kabul görmezler. Toplum nezdinde girişimcilerin büyük bölümü “ukala, tuhaf ve gıcık” olarak nitelendirilir. Bu durumu kısaca şu şekilde özetleyebiliriz: “Girişimciler genellikle aykırı yapılarından dolayı dışlanırlar. Ancak bu durum onları yıkmaz, tam tersine daha fazla çalışmaya yöneltir.” Mesela Londra’nın en ünlü dondurmacısının sahibi Petryk de diğer girişimciler gibi “aykırı” bir kişiliğe sahip olduğu için çoğu dondurmacının yaptığını yapmadı ve dondurmalarını belli başlı tedarikçilerden satın almamaya karar verdi. Bunun yerine kendine has ilginç ve eşi benzeri görülmemiş lezzetler yaratarak firması J.P. Licks’i bugünkü konumuna ulaştırdı.
10. Başarısızlıkları unutup yoluna devam etmek
Bildiğiniz üzere kendini kanıtlamış girişimcilerin hemen hemen hepsi kariyerleri boyunca defalarca başarısızlığı tatmış kişilerdir. Esas mesele ise “başarısızlıktan kaçmak” değil, “başarısız olduktan sonra kısa sürede toparlanmak” tır. Yani bir işi beceremediyseniz içinizdeki olumsuz duyguları bastırmalı, asla oturup dizinizi dövmemelisiniz. Mutsuzluk çukurlarında debelenip durmak yerine dimdik ayakta kalmalı ve koşar adım yolunuza devam etmelisiniz.
Mutlaka okuyun: Başarısızlığı Başarıya Dönüştürmek İçin İzlemeniz Gereken 7 Yol
11. Etraftaki insanların görüşlerini dikkate almak
Etrafınızda mutlaka sizden daha akıllı insanlar olsun ve bu insanların fikirlerine kulak verin. Değişik fikirlere açık olun ve size yeni şeyler öğretebilecek insanlara değer verin. Çünkü başarıya ulaşmak için iletişim kurmak, iş birliği yapmak ve hatta bazen de başarısız olmak gerekir.
Mutlaka okuyun: Doğru Akıl Hocasını Bulmak İsteyenlere
12. Esas meselelere odaklanmak
Freelance çalışanlara iş imkânı sağlayan Fiverr adlı online platformun kurucu ortağı ve CEO’su Micha Kaufman’a göre “Girişimciler zaman zaman başarısızlığa uğrarlar ama hatalarını düzeltip işleri yoluna koyana kadar mücadele etmeyi sürdürürler.” İşte bu mantığı benimseyen Kaufman ve ekibi, Fiverr’ı kurarken inanılmaz derecede çok sayıda zorlukla karşılaştı. Ancak esas meselenin para kazanmak olduğunu biliyorlardı, dolayısıyla bu zorlukların her biriyle tek tek uğraşmak yerine para kazanma odaklı düşünerek başarıya ulaştılar.
Mutlaka okuyun: Hedefler koymayı bırakın sistemlere odaklanın!
