Nissan yakın zamanda, kullanıcılara mesai saatlerini istedikleri yerde geçirmelerine olanak tanıyan, ofis olarak kullanılabilen yeni bir karavan modeli tasarladı.
Günümüz iş dünyasında, “freelance” çalışan kişilerin ve girişimcilerin sayısı her geçen gün artıyor. İnsanlar daha esnek çalışma ortamlarına ilişkin yeni alternatifler aradıkça geleneksel çalışma biçimleri de gittikçe terk ediliyor. Daha önce sizlere çalışma alanlarına ilişkin iş dünyasına uyarlanmaya çalışılan bir dizi inovasyondan bahsetmiştik. Bunlardan biri, New York’ta çalışma saatleri dışında insanlar tarafından ofis alanı olarak kiralanabilen restoranlardı. Bir diğeri de doğada çalışmak isteyenlere özel tasarlanan mikro ofislerdi. Kısa bir süre önceyse, Nissan gittikçe yükselen bu trende cevaben geliştirdiği e-NV200 WORKSPACe isimli yeni karavanı duyurdu.
Dijital dünyanın göçebeleri için tasarlanmış olan e-NV200 WORKSPACe dünyanın ilk elektronik seyyar ofisi. İngiltereli tasarım atölyesi Studio Hardie işbirliği ile geliştirilen bu yenilikçi çalışma alanı aslında küçük bağımsız bir karavan ofis. Sıfır emisyona sahip olan karavanın içerisinde entegre katlanabilir bir masa, dokunmatik bilgisayar, kablosuz internet bağlantısı, Bluetooth teknolojisi ile çalışan ses sistemi, akıllı telefonlar ile kontrol edilebilen ışık sistemi ve minik bir buzdolabı yer alıyor. Ayrıca bu seyyar ofis, gizli bölmeden çıkararak tezgâha yerleştirilebileceğiniz bir kahve makinesine ve karavanın arka kapısına asılabilen katlanır bir bisiklete de sahip. Karavan elektrikle çalışıyor, yarım saat içerisinde bataryanın %80’ini şarj edebilmek mümkün.
Ayrıca, e-NV200 WORKPLACe çalışanların bulundukları yerin avantajlı koşullarından faydalanabilmelerine olanak tanıyan başka tasarım özelliklerine de sahip. Zeminin arka kısmının hemen altında yer alan dışarıya doğru çekilip açılabilen bir platform ve panoramik camdan yapılmış tavan bu özellikler arasında öne çıkıyor.
Acaba, ilerleyen zamanlarda diğer markalar da göçebe çalışan nüfusunun ofis alanları ile ilgili ihtiyaçlarını karşılamak için pazarda benzer çözümler yaratabilecek mi, ne dersiniz?