Her geçen yıl internet kullanımının artmasıyla birlikte mağazaya gidip alışveriş yapmaktansa, evde oturup kendi bilgisayarından veya akıllı telefonundan alışveriş yapan insanların sayısı da sürekli artıyor. 2021 yılında %75 büyüyerek 300 milyarı aşan e-ticaret sektörünün büyüme ivmesi önümüzdeki yıllarda da duracak gibi görünmüyor. Yani şu an kendi e-ticaret sitenizi kurmak için en iyi zaman.
Ancak şu gerçekleri de göz önünde bulundurmak gerek. E-ticaret yapmak yalnızca şirket kurmak, ürün listesi hazırlamak ve internetten satmak demek değildir. Eğer sitenize yeterli ziyaretçi trafiği sağlayamıyorsanız en iyi iş fikri bile batabilir.
Küçük işletme sahiplerinin e-ticaret’e başlamada sorun yaşadıklarını bildiğim için girişimcilik serüveninde size bir rehber niteliğinde olacak bu yazıyı hazırladım. Bu yazıda yer alan herşeyi öğrenmem ve bir araya getirmem yıllarımı aldı. Buradaki bilgileri e-ticaret mağazanızı kurmak, kendinizi yasal olarak korumak, finansal açıdan işinizi yoluna sokmak ve ürünlerinizi pazarlayıp satmak için kullanabilirsiniz.
Sonrasında ihtiyacınız olan tek şey kendinizi buna adamanız, biraz sabır ve öğrenme isteği.
Sıfırdan E-ticaret Nasıl Yapılır?
Adım 1 – İş Modelinizi Seçin
Herkesin iyi olduğu tek bir iş modeli yok. Hizmet odaklı işler, yazılımlar, dijital ürün satışları ve somut ürünler buzdağının yalnızca görünen kısmı.
İnternette ne satacağınıza karar vermeden önce mevcut farklı iş modellerinin neler olduğunu bilmeli ve nasıl işlediklerini anlamalısınız. İş modelleri ile ilgili birşeyler öğrenmek çok zor değil ama daha fazla şey bildiğiniz takdirde işiniz üzerinde büyük bir etkisi var.
Örneğin benim odağım somut ürünler. Somut ürün satışı yapmak bir sürü ürüne yatırım yapıp deponuzu o ürünler ile doldurmak demek değil. Peki ürünlerinizi nasıl tedarik edecek ve stok yönetimi yapacaksınız?
Eğer satacağınız ürüne büyük bir yatırım yapmak istemiyorsanız stoksuz satış yapmak en akıllıca seçim. Fakat eğer ürünler ile dolu bir depo fikri daha çok hoşunuza gidiyorsa daha fazla yatırım yapmanız gerekiyor. Bu durumda da toptan satış en mantıklı iş modeli. Satmayı düşündüğünüz ürün veya markanızın altında satmayı umduğunuz özel bir ürün için belirli bir iş modeliniz var mı? İsterseniz bir başka üretici tarafından üretilen ürün yada servisi üretici firmanın izniyle kendi ürününüz yada servisiniz gibi pazarlayabilir ya da kendi üretiminizi yapabilirsiniz. Veya kendi abonelik sisteminizi kurabilir ve müşterilerinize belirli aralıklarla ürün ya da ürünleri tedarik edebilirsiniz.
Benim en çok ilgimi çeken iş modeli ise satış ortaklığı yoluyla tek bir ürün kategorisinin tedarikçiliğini yapmak. Bir ürüne odaklandığınızda pazarlama ve markalaştırma işini daha rahat kontrol edebilir hale gelirsiniz. Böylece geri kalan enerjinizi site trafiğini kontrol ederek satış yapmaya harcarsınız.
Adım 2 – Marka Kimliğinizi Oluşturun
Kendinize bir iş modeli belirlediğinize göre, şimdi de satacak ürün arayaşına geçme isteği içerisinde olabilirsiniz.
Yapmayın. Ürünler hakkında düşünmeden önce marka kimliği hakkında düşünün. Eğer kime satış yaptığınızı bilmiyorsanız müşterilerin de gelip sizden ürün almasını bekleyemezsiniz.
Siz kimsiniz? Mağaza neyi temsil ediyor? Hedef müşteri kitleniz kim, kimler? Kendinize bir marka imajı oluşturmalısınız. (marka imajı oluşturmak da marka isminiz ile başlıyor). Örneğin suni gübre satan bir organik tohum firması piyasada çok uzun süre tutunamazdı.
Markanızın karakteri ile müşterilerinizin beklentileri de uyuşmalı. Aklınızdaki marka karakterini bir kere oturtturduğunuz ve hedef müşteri kitlenizi belirlediğiniz zaman ürün fikirleri ortaya koyabilirsiniz. Ben yalnızca bir ürün satarak işe başlamanızı öneririm. Böylece başlangıç için fazla bir yatırım yapmak zorunda kalmazsınız.
Bir ürüne yatırım yapmadan önce o ürünü dikkatlice değerlendirin. Stoksuz satış modelini seçseniz bile öncelikle ürünü kendiniz test etmeli ve ürünle ilgili potansiyel sorunları deneyimlemelisiniz. Böylece müşterileriniz için bir müşteri servisi sağlayabilirsiniz.
Mutlaka okuyun: 7 Adımda Sıfırdan Marka Oluşturmak
Adım 3 – Bir Sektör ve Ürün Bulun
Bazılarına göre bu adım en zorudur ve insanın başını ağrıtır. E-ticaret sitenizin başarılı olup olmamasında doğru bir ürün seçmenin büyük etkisi vardır. Peki piyasada milyonlarca farklı ürün varken hangisini seçeceğinize nasıl karar vereceksiniz?
Bana birçok kişi kurdukları e-ticaret sitelerini gönderiyorlar. Ama neredeyse hepsinde gördüğüm ortak bir sorun var ki siteler yüzlerce ürün ve kategori ile dolu, belli bir odağı yok.
Ama gerçek şu ki karlı bir e-ticaret mağazasına sahip olmak için ürünlerinizi sınırlamalısınız. Satışını yapacağınız ürün çeşidini belirlemek online mağaza açmanın en önemli noktası. Bu sürece başlayabilmek için öncelikle piyasadaki başarılı şirketleri incelemekle işe başlayın.
Ve satış yapacağınız ürün alanının piyasada rekabetin çok olduğu bir alan olacağından emin olun. Eğer piyasada o alan/ürün ile ilgili bir rekabet eksikliği var ise, bu büyük ihtimal talep eksikliğinden kaynaklanmaktadır.
Rekabetin çok olduğu alan seçerken de çok büyük rekabetçilerin olmamasına, yani çok güçlü firmalar tarafından yönetilen bir alan olmamasına dikkat edin. Hangi alanda satış yapacağınızı bulmakta zorlanıyorsanız ne yapmak istediğiniz ile ilgili kendinize daha spesifik olun. Sattığınız ürün belirli bir ürün olursa daha az rekabet ile karşı karşıya olursunuz.
Satış yapacağınız alanı belirlemek size satış yaptığınız alan ile ilgili avantaj da sağlar. Seçtiğiniz alanda işyeri sahipleri ile birlikte çalışabilir ve ürünlerinizi pazarlayabilir ve ortak bir iş kurarak müşteri tabanınızı genişletebilirsiniz.
Sektör ve ürün seçimi yaparken düşünmeniz gereken birkaç şey var.
Fiyat: Ürünün fiyatı nedir? Eğer çok düşük bir fiyatsa size güzel bir kazanç sağlayabilmesi zor olur. Eğer fiyat fazla yüksekse (1000 TL ve üzeri) müşterilerin ürünü satın almadan önce biriyle telefon görüşmesi veya canlı sohbet yapmak istemesi muhtemeldir. Bu ekstra hizmet için fazladan zaman ve harcama yapmanız gerekir ama masrafının 10 katını da çıkarırsınız. Birçok insana göre 100- 200 liraya kadar bir fiyat makul olarak kabul ediliyor. Çünkü çoğu kişi bu fiyat aralığında bir online alışveriş yaparken tereddüt etmiyor.
Kar payı: Satış başına size düşen pay ne kadar? İnternet üzerinden satılan ürünlerin çoğunun kar marjı yaklaşık yüzde 30-35 iken sektöre göre büyük farklılıklar gösterebiliyor. Örneğin telefon aksesuarları genellikle yüzde 200 ve daha fazla kar sağlarken, elektronik ürünlerin kar marjı çok daha azdır. Bir ürüne karar vermeden önce kar marjlarıyla ilgili bilgi sahibi olun. Bunun için genellikle üreticiyle doğrudan ilişki kurmak veya bir distribütörle anlaşmak gerekir (buna 2. adımda değineceğiz).
Yerel olarak ulaşılabilirlik: Bu ürünü yerel olarak satın almak mümkün mü? Çok genel konuşursak eğer bir ürün yerel marketlerde satılmıyorsa onun online satışını yapmak daha kolay olur. Neden mi? Sebebi oldukça basit. Çünkü insanlar, bir şeyi yakınlarda bir yerden satın alamazlarsa o ürünü satın almak için interneti tercih etmek zorunda kalırlar. 3D printerlar satmak için bir internet sitesi kurmamın sebeplerinden biri de henüz dükkanlarda 3D printer satılmaya başlamamasıdır.
Nakliye boyutu: Ürünün boyutu ve ağırlığı ne kadar? Büyük ve ağır ürünlerin nakliye masrafı da yüksek olur ve bu durum satışları olumsuz etkiler.
Müşterilerin çoğu yalnızca ücretsiz teslimat istemez, zaten bu hizmeti sağlıyor olmanızı beklerler. Bu yüzden kargo ücreti yüksek tutan bir ürün satmak kolay olmayabilir. Online perakende satışçıların çoğu bunun altından şu şekilde kalkıyor; kargo ücretini fiyatın üstüne ekliyor ve ücreti yükseltiyorlar, böylece ”ücretsiz kargo” sunabiliyorlar. Yine de ufak boyutlu olan ve teslimat masrafları yüksek olmayan ürünler satmanız daha makul olabilir.
Tutku: Bu sektör ne kadar ilginizi çekiyor? Bu son madde genelde gözden kaçar ama başarının temel göstergelerinden birisidir. Bir e-ticaret sitesi kurup büyütürken tipik engeller ve hayal kırıklıkları ile karşılaşırsınız. Sektöre duyulan tutku böyle zamanlarda size büyük motivasyon sağlayabilir ve zorlukların üstesinden gelmenizde yardımcı olur. Hobileriniz neler? Ne yaparken eğleniyorsunuz? Bahçe işleri yapmaktan mı hoşlanıyorsunuz? Harika! Öyleyse bahçecilikle ilgili alet edevat, tohum vs. satılan bir e-ticaret sitesi kurun.
Mutlaka okuyun: Niş Pazarınızı Belirlemede Atılacak 7 Adım
Mutlaka okuyun: İnternetten Ne Satabilirim?
Adım 4 – Çok iyi ürünler tedarik edebileciğiniz üreticiler bulun
Satmak istediğiniz ürünlere karar verdiğinize göre sıra, üreticiler veya tedarikçiler bulmaya geldi.
E-ticarette fazlasıyla rekabet olduğu için satışını yapacağınız ürünlerin en iyi kalite ve fiyata sahip olması sizin en büyük önceliğiniz. Uzun süre boyunca çalışabileceğinizi hissettiğiniz bir tedarkçi bulana kadar farklı satıcılardan mal alın. (aynı şey e-ticaret yazılımınız için de geçerli). Dikkatli ilerlemeye sürecin başından başlayın.
Satacağınız ürünleri direkt olarak üreticiden temin etmeniz fiyat konusunda daha esnek olmanızı sağlayabilir. Bu sayede müşterilerinize uygun ve rekabetçi bir fiyat sunabilirsiniz. Türk ürünlerini yurtdışına satabileceğiniz gibi yurtdışından ürün getirip Türkiye’de de satabilirsiniz.
Mutlaka okuyun: Ürününüz İçin Tedarikçi Nasıl Bulunur?
Mutlaka okuyun: Doğrudan Çin’deki fabrikalardan ürün alıp satmak
Adım 5 – Websitesi kurun
Satacağınız ürünler belli oldu, çalışabileceğiniz birkaç üretici de buldunuz, peki ya şimdi sırada ne var? E-ticaret sitesi kurup işletmek.
E-ticaret platformu sitenizin ürünler, kategoriler, satın alma ve gereken diğer bütün işlevlerini yönetir. Düzinelerce e-ticaret platformu var ve genel olarak hepsi benzer özellikler ve işlevlere sahip. Bir platform seçmek çoğu girişimci için büyük bir meşgale olabilir. Benim tavsiyem ”Hazır ol, nişan al, ve vur” zihniyetiyle yola çıkmanız ve saatlerinizi araştırma yapıp çeşitli platformları test ederek heba etmek yerine, herhangi birine karar verip işe koyulmanızdır.
Yıllar içinde birçok farklı e-ticaret platformuyla çalıştım ve bunlardan bazılar n hem çok iyi hem de kullanması aşırı kolay siteler.
Eğer bir an evvel ve olabildiğince kolay bir şekilde işe başlamak istiyosanız anahtar teslim bir e-ticaret platformu seçin. Aylık 100- 200 TL arasında ödemelerle bu tarz bir e-ticaret sitesine sahip olabilirsiniz. Ancak bu tarz sitelerde belli bir şablonun dışına çıkmanız kolay değildir. Site üzerinde değişiklik yapmak isterseniz bu çok kısıtlı olabilir. Sitenizin üzerinde daha fazla kontrole sahip olmak istiyorsanız WordPress gibi açık kaynak kodlu yazılımları tercih etmelisiniz. Bu tarz bir site sahibi olmak istiyorsanız detaylı bilgi almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Domain Adı ve Hosting: Eğer anahtar teslim bir e-ticaret platformu kullanıyorsanız bu adımı geçebilirsiniz. WordPress veya başka bir açık kaynaklı platform kullanmayı düşünenler için devam edelim.
Her internet sitesinin, markası için bir domain ismine ve hosting hizmetine( sitenin barındığı yer ) ihtiyacı vardır. Bunun yanında, e-ticaret sitelerinin ayrıca SSL Sertifikası (güvenli soket katmanı) denilen, kredi kartı bilgileri vb. özel bilgileri şifreleyen bir sertifikaya da ihtiyacı vardır. Domain adı, hosting hesabı ve SSL Sertifikası alma işlemlerini en kolay şekilde tamamlamanız için birçok yerli ve yabancı hosting firmaları bulunmaktadır. Bunlar ulaşmak için Google’da “hosting firmaları” anahtar kelimesiyle arama yapmanız yeterli olacaktır.
Logolar ve Web Tasarımı: ThemeForest gibi online marketler binlerce farklı tasarım şablonu (diğer adıyla tema) sunuyor. Bu tasarımların çoğu çok güzel ve mobil telefonlara uygun. Fiyatları da 50-100 dolar arasında değişiklik göstermekte. Bunların en iyi yanı, kendi sitenize göre uyarlayabileceğiniz yapıda özelleştirme seçeneği sunmalarıdır.
Logo, tüm pazarlama ve markalaşma süreçleri için önemli bir unsur. Bunun için yine, pek de ucuza kaçmadan profesyonel bir grafik tasarımcıyla çalışabilirsiniz. Veya bunun yerine bu işi internet üzerinde yarışma düzenleyerek halledebilirsiniz Tasarlatasarlat.com çok sayıda tasarımcının logo tasarımlarını yüklediği kitle kaynaklı bir tasarım platformu, en çok beğendiğiniz tasarıma para ödüyorsunuz. Özellikle istediğiniz tasarıma dair detaylı yönlendirmeler verdiğinizde çok iyi kalitede sonuç alabilirsiniz. Bu gibi sitelerde yaptırmak istediğiniz logoyu ve verebileceğiniz ücreti(ödülü) belirterek bir yarışma açabiliyorsunuz. Bu sayede yarışmaya katılan onlarca logo arasından beğendiğinizi seçebiliyorsunuz .
Mutlaka okuyun: Ücretsiz Demo Sitenizi Test Edin!
Adım 6 – E-Ticaret Sitenize Müşteri Çekin
Müşterilere ulaşmamak, karanlıkta bir kıza göz kırpmaya benzer, ne yaptığınızı sadece siz bilirsiniz ve kimsenin sizden haberi olmaz.
Hayalperest olmayı sevenlerden çok özür dilerim ama malesef e-ticaret sitenizi açar açmaz insanlar sitenize hücum etmeyecek ve bir süreliğine tek ziyaretçisi siz olacaksınız. En kaliteli ürünü ve en iyi fiyatla satıyor olabilirseniz ancak sitenize kimse girmiyorsa bunun hiçbir önemi kalmaz. Bu sebeple mağazanızı nasıl pazarlayabileceğinizi ve Google aramada nasıl üst sıralarda çıkabileceğinizi öğrenmeniz gerekiyor.
En iyi e-ticaret siteleri online pazarlamaya yatırım yapıyorlar. Eğer pazarlama için yeterli bütçeye sahip değilseniz, müşterileri sitenize çekmek için daha çok çalışmanız gerekiyor. Pazarlama haberlerini takip edebilir ya da dijital pazarlama ve SEO hakkında bilgi edinmek için yazılar okuyabilirsiniz.
Mutlaka okuyun: SEO Nedir? Nasıl Yapılır?
Asıl karar vermeniz gereken nokta sponsorlu içerik mi, sosyal medya mı, tıklama başı para kazandıran reklamlar mı yoksa farklı stratejiler mi kullanacağınız. Hangi stratejilerin sitenize ziyaretçileri çekeceğini nasıl anlayacaksınız? Eğer ürünlerinizi pazarlamak size zor geliyorsa, profesyonel firmalardan yardım alacak mısınız?
E-mail ile ve sosyal medya üzerinden takipçi kazanmak için reklamlar yapabilir veya email adresi ile kayıt yapılan bir çekiliş düzenleyebilirsiniz.
Çekiliş yapmak oldukça hızlı bir şekilde takipçi ve ziyaretçi kazanma taktiğidir. Çekilişler markanızın görünürlüğünü artırırken, elde edeceğiniz email listesi satış sürecinizi daha kolay hala getirecektir.
E-mail yoluyla müşterilerinize indirim kuponları göndermek de markanızın müşterilerinizin aklında kalmasını sağlayacak ve satış oranlarını arttıracak iyi bir yöntem. Yolldağınız emailleri daha interaktif kılarak müşterilerinizden geri bildirimler isteyebilir markanızı daha ilgi çekici hale getirebilirsiniz.
Mutlaka okuyun: E-Mail Marketing Nedir? Nasıl Yapılır?
Adım 7 – Satışları Artırın
Sizin ziyaretçi çekmeniz gereken tek yer değil. Pazarlama bütçenizin içerisinde satacağınız ürünlerin de olması gerekiyor. Sizin asıl göreviniz ürün satmak, sadece sitenize ziyaretçi çekmek değil. Ürün satabilmek için, sitenizin kapsamı alanında düşünmeniz gerekiyor.
İnsanlar sitenize giriyor ancak alışveriş yapmıyorsa insanları satın almaya ikna edemiyorsunuz demektir. Satış oranını katlamak istiyorsanız en etkili satış stratejilerini öğrenmeli ve her birini sitenizde verimli bir şekilde uygulamalısınız.
Mutlaka okuyun: Satışları %300’den Fazla Artıracak Satış Stratejileri
Mutlaka okuyun: E-ticarette Satın Almayı Kolaylaştırmanın Yolları
E-ticaret Yapmak İstiyorum, Ne Satabilirim?
İyi bir ürün bulmak karlı ve büyüyen bir e-ticaret işinin en önemli adımıdır. İnsanlar genellikle “en iyi e-ticaret ürünü hangisidir?” sorusunun yanıtını bulmaya çalışırlar. En iyi e-ticaret ürünün hangisi olduğunu belirlemenin en iyi yolu başarılı ürünlerin ve nişlerin ortak karakterlerini tespit etmekten geçer.
Başarılı ve başarısız ürünleri ve benzer şekilde nişleri analiz ederek kapsamlı bir liste elde edebilirsiniz. Bu listedeki anahtar ölçü ve kriterler yeni fikirleri değerlendirmenize yardımcı olur.
Kendi işini kurmaya karar verip e-ticaret yapmak isteyenler, aşağıdaki liste doğrultusunda satacakları doğru ürünleri seçebilirler ve gizli tuzakları engelleyerek başarı şansını arttırabilirler. “Ticaret yapmak istiyorum,ne satabilirim?” diyenlere özel hazırladığımız o liste şöyle:
1 – Potansiyel pazar büyüklüğü nedir?
Küçük ancak elverişli pazar büyüklüğü olan bir ürün ve niş seçin. İnternette az kişinin aradığı küçük nişlerden sakının. Örneğin 25 ve 40 yaş aralığındaki hamile kadınlar için hamile ürünleri satmak akıllıcadır. Ancak 25 ve 40 yaş aralığındaki rock müzikten hoşlanan hamile kadınlar için ürünler satmak mantıksız olur çünkü pazarı iyice daraltmış olursunuz. Daha pahalı olan ürünler için müşteriler bulmak oldukça zordur ve pazarın küçüklüğü büyüme potansiyelinizi kısıtlar.
Örnek: Yurtdışında satış yapan bir girişimci lüks kürdanlar satar. Lüks kürdan pazarının büyük olmadığını düşünebilirsiniz. Lüks kürdanlar gibi küçük nişler hem iyidir hem de kötüdür. Küçük pazarlar genellikle geliri kısıtlar ancak hedef kitlenizi doğru belirlerseniz ve pahalı olmayan yollardan hedef kitlenize ulaşırsanız başarılı olabilirsiniz. Yüksek kaliteli kürdanların medyanın dikkatini çekmesi de bonusdur.
Araçlar: Google’ın “anahtar kelime planlayıcı” aracı seçtiğiniz anahtar kelimelerin araştırılma oranını tespit etmenize yardımcı olur. Bu sayede kaç kişinin bu kelimeleri araştırdığını öğrenirsiniz ve karşılık olarak pazar büyüklüğünü anlarsınız.
Mutlaka okuyun: Pazar Analizi Nedir? Nasıl Yapılır?
2 – Rekabet ne durumda?
Seçtiğiniz ürünle alakalı rekabet ortamı ne durumda? Hiç rakibiniz yok mu? Birkaç tane mi var yoksa bir sürü rakibiniz mi var?
Belirlediğiniz nişte bir sürü rakip varsa bu pazarın müşteriler tarafından onaylandığını gösterir. Atılım yapmak ve başarılı olmak istiyorsanız müşterileri etkilemeniz ve pazar payını arttırmak için müşterilerin dikkatini farklı şekilde çekmeniz gerekir.
Örnek: Yabancı Luxy Hair firması online olarak postişler satan ilk firma değildir. İki sene önce bu işe başladıklarında pazar rakiplerle doluydu. İlk andan itibaren farklı bir şey yapmaları gerektiğini biliyorlardı. Luxy Youtube’da eğitici videolar paylaşarak pazara farklı pazarlama stratejileri ile girdi.
İki yılda 700,000’in üzerinde Youtube abonesi oldu ve şu anda dünyadaki en büyük online postiş satıcısıdır.
Araçlar: Tabii ki Google aramaları rakipleri görmenizde de yardımcı olacaktır. Google’ın anahtar kelime planlayıcı seçtiğiniz anahtar kelimelerin arama oranlarını gösterir ve aynı zamanda kaç insanın/işletmenin bu kelimelere teklif verdiğini anlamanıza yardımcı olur. Verilen teklif fiyatları ne kadar yüksekse rekabet de aynı oranda yüksek demektir.
Mutlaka okuyun: Rekabet Analizi Nedir? Nasıl Yapılır?
Mutlaka okuyun: Nasıl Rekabet Edilir?
3 – Trend mi, geçici heves mi yoksa büyüyen bir pazar mı?
Seçtiğiniz ürünün veya nişin pazarı geçici mi, istikrarlı mı yoksa büyümekte mi?
Örnek: Geiger Counter cep telefonunuzun yaydığı radyasyonun seviyesini ölçen kişisel bir cihazdır. Doğru bir niş pazar değil mi?
Araçlar: Google Trends bir şeyin büyümekte, trend, geçici veya istikrarlı olup olmadığını gösterir. Açıklanamaz iniş çıkışlar fark ederseniz bunun olası nedenlerini öğrenmek için ileri seviye araştırmalar yapmanız gerekir.
4 – Ürünleri yerel olarak satın alabilecek misiniz?
Ürününüz yerel olarak rahatlıkla bulunabiliyorsa müşterilerin bu ürünleri online olarak alma olasılığı azalır. Örneğin insanların çoğu tuvalet pompalarını kolaylıkla marketlerden veya hırdavat dükkanlarından bulabilir.
Ürününüz yerel olarak alınabiliyorsa ürününüzü nasıl farklılaştırabilirsiniz ve müşterileri ürününüzü almaları için nasıl ikna edebilirsiniz? Daha iyi seçenekler sunabilir misiniz? Daha yüksek kalite? Daha uygun fiyat?
Örnek: Ellusionist firması, sihirbazlar ve aynı şekilde kart oyuncuları için muhteşem ve yüksek kalite iskambil kağıtları satar. Ürünlerine bir göz atın. Daha önce yerel olarak satılan böyle ürünler gördünüz mü? Muhtemelen görmediniz değil mi?
Mutlaka okuyun: Rekabeti Kullanarak İşinizi Geliştirmenin Yolları
5 – Hedef kitleniz kim?
Bu noktada çok fazla detaya girmenize gerek yoktur ancak ne tür bir hedef kitleye satış yapmak istediğinizi belirlemeniz ve hedef kitlenizin satın alma kapasitesini belirlemeniz önemlidir.
Gençler için uygun bir ürününüz varsa şunu aklınızdan çıkarmayın ki birçoğunun online alışveriş yapmak için kredi kartı yoktur.
Örnek: Bazı e-ticaret dükkanları sadece yaşlılar için uygun kıyafetler satar. Öncelikli hedef kitleleri teknolojiden fazla anlamayan ve online ticaret adaptasyonu düşük kişilerdir. Online dükkanınızı bu kişiler için düzenlemeniz gerekir.
Araçlar: sizinle aynı ürünleri satan başka bir firma bulursanız Alexa’yı kullanarak ziyaretçilerin demografik özellikleri hakkında bilgi alabilirsiniz. Bu da hedef kitlenizi daha iyi belirlemenize yardımcı olur.
Mutlaka okuyun: Müşteri Analizi Nedir? Nasıl Yapılır?
6 – E-ticaret yapmak karlı mı?
Fazla ilerlemeden önce ürününüzle ilgili dikkate almanız gereken önemli noktalar vardır. Kar marjınızı düşürecek bir sürü küçük masraf olacaktır. Bu tür değişken maliyetlerin etkisini azaltacak güçlü bir başlangıç marjı belirlemeniz gerekir.
Örnek: Başlangıç marjının belirlenmesinin neden bu kadar önemli olduğunu anlamak için örneği inceleyelim. Pet Pedometer, köpeklerin tasmasına takılan ve köpeklerin adımını sayan küçük bir cihazdır.
İlginç ve ufak bir üründür. İnsanlar köpekleri için para harcamaktan hoşlanır. Ancak bu ürünü karlı bir şekilde satabilecek misiniz?
Diyelim ki potansiyel satış fiyatı 240.99 TL bir ürün seçtik ve ürünün birim maliyeti 20 TL. Ürünün satışıyla ilgili bütün maliyetleri aşağıdaki listede görebilirsiniz:
Birim maliyeti ( üretim ) : 20 TL
Ambalajlama ( markalama ): 3 TL
Kargo ücreti: 32 TL
Gümrük/vergiler: 40 TL
Alışveriş kartı maliyeti ( satış fiyatının %1’i ): 2,5 TL
İşlem maliyeti: 7,5 TL
Reklam masrafları ( birim başına ): 20 TL
Toplam birim fiyat: 125 TL
Olası satış fiyatı: 240,99 TL
Kar: 115,99 TL
Kar ( % ): 48
Örnekte de görüldüğü üzere küçük masraflar kar marjınızı azaltır.
Araçlar: Satmak istediğiniz ürünleri yurtiçi ve yurtdışında araştırın.. Fiyatları ve minimum sipariş miktarını öğrenmek için birkaç imalatçıya e-posta gönderin. Aynı zamanda aynı veya benzer ürünlerden bulmak için Google’da da araştırma yapın ve ürünü ne kadar sattıklarını tespit edin.
Mutlaka okuyun: Alibaba’dan Tek veya Toplu Ürün Almak
7 – Ne kadara satacaksınız?
Genellikle tavsiye edilen 150 TL ve 300 TL arasındaki fiyat noktasıdır. Bu fiyat noktası iyi kazanç sağlamanıza ve müşteri bulmanıza yardımcı olur.
300 TL’yi aşan satış fiyatları müşterilerin daha inceleyip sık dokumasına neden olur. Potansiyel müşterilerin beklentileri yüksektir. Daha çok soru sorarlar ve genellikle daha uzun ve daha zor bir satış döngüsü vardır.
Örnek: bir önceki Pet Pedometer örneğimizde satış fiyatımız 240,99 TL ve birim başına 115.99 TL bir kazancımız vardı. Pet Pedometer’ı “Product X” olarak adlandırdığımız yeni bir ürünle değiştirdiğimizi düşünelim ve yeni ürünümüzün potansiyel satış fiyatının 960 TL olduğunu farz edelim. (Pet Pedometer’ın dört katı ) Tutarlı olması için bir önceki tablodaki fiyatları dört ile çarpalım.
Satış fiyatımız yüksek olduğu için Pet Pedometer’a göre kar marjımız daha iyi olacaktır.
Mutlaka okuyun: Satışlarınızı Katlayacak Fiyat Belirleme Stratejileri
8 – Abonelik sunabilecek misiniz?
Zaman zaman şunu duyarsınız: yeni müşteriler bulmaktansa var olan müşterilere satış yapmak daha kolay ve daha uygun maliyetlidir. Abonelik sistemine dayanan işler aynı müşterilere sürekli satış yapmanızı sağlar.
Mutlaka okuyun: Müşterilerinizin Tekrar Gelmesini Sağlayacak 9 Yol
9 – Ürününüzün boyutu ve ağırlığı nedir?
Ürün boyutunun ve ağırlığının satış ve kar-zarar hanesine etkisi oldukça büyüktür. Her geçen gün daha fazla müşteri bedava kargo fırsatından yararlanmak istemektedir. Ürününüzün boyutları büyükse ve/veya ağırsa kargo ücreti müşterilerin gözünü korkutabilir.
Buna ek olarak yurtdışındaki bir tedarikçi ile çalışıyorsanız nakliye ücretleri gibi ek maliyetleriniz de olacaktır ve aynı zamanda depolama masraflarınız da artacaktır.
Örnek: yoga minderleri satan firmaların minderlerinin boyutu oldukça büyüktür. Ürünün makul satış fiyatı 150 TL’dir. Ürünü yurtdışından almak istediğinizde kargo için yüksek bir bedel ödemeniz gerekir. Ayrıca müşterileriniz de kargo için ciddi bir rakam ödemek zorunda kalacaklardır ve büyük ihtimalle de ürünü almak istemeyeceklerdir.
Bu durum ağır veya geniş her ürün için geçerlidir.
10 – Ürününüz dayanıklı mı?
Ürününüz ne kadar hassas? Hassas ürünler problemlere davetiye çıkarır. Kırılabilir ürünler kargo ve ambalajlama masraflarınızı arttırır. Şunu aklınızdan çıkarmayın ki ürünlerin kırılması veya zarar görmesine kargo şirketleri sebep olsa sonuçta sizin markanız zarar görür.
Ürünleri göndermeden önce denemeler yapın. Sıcak/soğuk ortamlara koyun, basınç uygulayın, döndürün, fırlatın, düşürün ve tekmeleyin. Ürününüzün kalitesini bilmeniz oldukça önemlidir.
11 – Ürününüz sezonluk mu?
Sezonluk ürünler satan işletmelerin nakit akışları tutarsızdır. En iyisi yılın her günü talep görecek bir ürün bulmaktır. Ya da en azından talebin sezonluk dalgalanmalarının farkında olun.
Örnek: Yılbaşı ürünleri özellikle yılbaşı periyodunda ciddi satış rakamlarına ulaşır ancak diğer aylarda oldukça düşüktür.
Araçlar: Google Trends’de ürün veya nişinizle ilgili anahtar sözcük araması yaparak sezonluk trendleri öğrenebilirsiniz.
12 – Ürününüz tutkulara mı sorunlara mı hizmet ediyor?
En iyi satan ürünler genellikle ya tutkulara hizmet ediyordur ya da problem çözüyordur. Müşteri edinme (pazarlama) maliyetleri oldukça düşük tutulmalıdır.
Örneğin Pro Teeth Guard, dişlerini gıcırdatan insanlar için ağız koruyucuları satar. Bu problemi yaşayan insanlar genellikle bir çözüm ararlar ve Pro Teeth Guard gibi bir ürünü bulduklarında fiyatı ne olursa olsun satın alırlar.
13 – Ürününüzün popülaritesi ne kadar sürecek?
Ticaret yapmak isteyenlerin dikkate alması gereken konulardan biri de risk faktörüdür. Örneğin sürekli değişen ürünler satmak risklidir. Örneğin sürekli değiştirilen akıllı telefonlar ve tabletler, sezonluk renklere göre değişen kıyafetler veya aksesuarlar gibi. iPhone ve iPod kapları gibi ürünler sunan başarılı işletmeler vardır. Ancak şunu aklınızdan çıkarmamalısınız ki bu tür ürünlerde trendleri yakından takip etmek çok önemlidir.
14 – Ürününüz tek kullanımlık mı yoksa tüketilebilir mi?
Her zaman belirttiğimiz gibi yeni müşterilere satış yapmak var olan müşterilere satış yapmaktan daha zordur. Tüketilebilir veya tek kullanımlık ürünler satmak sürekli müşteriler edinmenizi kolaylaştırır.
Örnek: jiletler, kondomlar, çoraplar ve iç çamaşırları gibi ürün ömrü kısa olan ürünlerdir.
Mutlaka okuyun: Gilette’in Tıraş Bıçağı Sektöründeki Çılgın Stratejileri
15 – Bozulabilirliği dikkate almanız gerekiyor mu?
Dayanıksız ürünler fiziki dükkanlar için bile riskliyken e-ticaret için hiç düşünemiyoruz. Bazı dayanıksız ürünlerin hızlı bir şekilde kargolanması gerekir ve kargo fiyatları da daha yüksek olur.
Örneğin unlu mamuller, et, dondurulmuş gıdalar vb. gibi ürünlerin soğuk tutulması gerekir veya kısa son kullanma tarihleri olduğu için daha özenli olunması gerekir. Dayanıksız ürünler satmayı planlıyorsanız ek süreçlere ve kargo masraflarına hazırlıklı olmanız gerekir.
Örnek: Ev yapımı leziz çorbaların ve tatlıların e-ticaret siteleri aracılığıyla satışı yapılmaktadır. Ancak bu iş modeli e-ticaret yapan her satıcı için uygun değildir. Her gün taze çorba hazırlamak ve kargo zamanları ile ilgili bilinçli olmak gerekir.
16 – Kısıtlamalar ve yönetmelikler var mı?
Bir niş veya ürün seçmeden önce kısıtlama veya yönetmelik olmadığından emin olmanız gerekir. Belli kimyasal ürünler, gıda ürünleri ve kozmetik ürünleriyle ilgili kısıtlamalar vardır.
Herhangi bir kısıtlama veya yönetmelik olup olmadığını öğrenmek için internetten araştırma yapın veya ilgili kurumlara başvurun.
17 – Ürününüz ölçeklenebilir mi?
E-ticaret yapmak isteyen insanların çoğu ilk işe koyulduklarında ölçeklenebilirliği düşünmezler. Piyasaya sürme sürecindeyken geleceği tahmin etmek zordur ancak ölçeklenebilirliği düşünmek ve iş modelini buna göre inşa etmek oldukça önemlidir.
Ürününüz el yapımıysa veya bulunması zor materyaller içeriyorsa yola çıkmadan önce ölçekleme yapmanız gerekir. Üretimi dışarıdan bir tedarikçiye mi yaptıracaksınız? Sipariş durumuna bağlı olarak çalışan sayınızı arttırmanız gerekiyor mu yoksa küçük bir ekiple yolunuza devam edebilir misiniz?
Mutlaka okuyun: İşinizi Ölçeklendirmenin ve Büyütmenin 5 Yolu
Seçeceğiniz ürün ve pazar e-ticaret işinizin özüdür ve vermeniz gereken en zor karardır.
Yukarıdaki kriterleri kılavuz gibi kullanmanız, e-ticaret yaparak para kazanmanızda başarı şansınızı artırmanıza yardımcı olacaktır.
E-ticaret Sektöründe Satışları Artırmak İçin İpuçları
Sitenizin tasarımına büyük önem verin. Websiteniz, sitenize gelen her potansiyel müşterinin satın alma davranışını doğrudan etkilemektedir.
Sitenizi mobil uyumlu hale getirin. Müşteri trafiğinizin yaklaşık %70’i mobil üzerinden gelecektir. Bu oranın gelecek yıllarda daha da artması beklenmektedir.
Sitenizi sürekli olarak güncel tutmaya çalışın. Yeni ürünler ekleyin ya da websitenize uygun içerikler yayınlayın.
Sattığınız ürünlerin fotoğraflarının yüksek kaliteli olmasına özen gösterin. Müşterilerin ne aldıklarını çok net ve farklı açılardan görebilmelerini sağlayın.
Facebook, twitter, instagram gibi sosyal medya platformlarını aktif olarak kullanın. Buralarda yarışmalar ve kampayalar düzenleyerek daha çok kişiye ulaşın.
Müşterilerin satın aldığı ürünlere yorum yapabilmesine ve puan verebilmesine olanak tanıyın. İnsanların bir ürünü satın almalarını etkileyen faktörlerin başında, ürünü daha önce satın alan ve kullanan kişilerin yorumları ve değerlendirmeleri bulunur.
İnsanların size kolaylıkla ulaşabilmesini sağlayın. Websitenizde müşteri hizmetleri sayfası mutlaka bulunsun.
Müşterilerinize küçük süprizler yapın. Ürünleri gönderirken yanında minik bir şekerleme de göndermeniz müşterileriniz üzerinde büyük bir etki bırakabilir.
Bir ürün satın alan müşteriye o ürünle ilgili tamamlayıcı ürün tavsiyelerinde bulunun.
Peki ya şimdi sırada ne var? Artık harekete geçme ve öğrendiğiniz şeyleri uygulama vakti.
Bu yeni bilgilerle ve başarma isteğiyle donanmış olarak, kendi e-ticaret sitenizi kurmak için gereken her şeye sahipsiniz. Unutmayın, e-ticarette rekabet her yıl daha da büyüyor. Şu an, işe koyulmak ve e-ticaret dünyasına adım atmak için en iyi zaman.
Mutlaka okuyun: Satışları %300 Artıracak Stratejiler
Hazir e-ticaret sitesiyle vergi ,kargolama , urun tedarigi , musteri hizmetleri gibi problemler olmadan e ticaret yapmak isteyen arkadaslar newideax i arastirsin. % 10 kar marji var. newideax.info adresinden de bilgi alabilirler.
Bir sorum var mesela bir şirketten E-ticaret şirketinden
ucuza bir akıllı saat alıp satmak ve bunu çoğaltmak yasakmı yani bireyden alıp kendi sitemden satmak olurmu anlaşmadan ilk önce test etmek için diyelim 3€ bişey aldim İnternetten 10€ fiyat belirledim ebay’ye koydum böyle bişey yasakmı sonra işler yolunda gider ise
Kendi sitemi açıp ucuza aldığım ürünleri satabilirmiyim hiç bir şirketle anlaşmadan.?? Cevaplarsanız Sevinirim.
bu çok normal bir şey zaten bir sorun yok