Kasım 2017 itibarıyla dünyanın en zengin insanı konumuna Amazon’un kurucusu ve CEO’su Jeff Bezos yerleşti.
143 milyar dolarlık servetiyle(Temmuz 2018 verisi) dünyanın en zengin insanı olan Jeff Bezos’tan önce aynı sıfatı Microsoft’un kurucusu Bill Gates taşıyordu. Bezos’un bu konuma gelmesinde 2017’nin son çeyreğinde Amazon’un finansal raporunu açıklaması sonucu borsadaki değerinin artması etkili oldu.
Ancak Bezos, zor bir çocukluk geçirdi. O doğduğunda annesi 16 yaşında bir ergendi. Babası ise düzenli bir işi olmayan bir kişiydi. Ancak bu çocukluk dönemi onun e-ticaretin duayeni olmasına engel olamadı.
Bu yazımızda dünyanın en zengin insanının “ibretlik” hayat ve başarı hikayesini paylaşıyoruz sizlerle.
Jeff Bezos’un Çocukluğu
Jeff Bezos, 12 Ocak 1964’te doğdu. Gerçek ismi Jeffrey Preston Jorgensen olan Jeff Bezos’un biyolojik babası Ted Jorgensen ile annesi Jacklyn Gise lise yıllarında tanıştılar. Jeff Bezos dünyaya geldiğinde babası 18, annesi de 16 yaşndaydı. İkili, evlenebilmek için ailelerinden aldıkları parayla Meksika’ya kaçtılar.
Bezos’un babası bir mağazada saati 1.25 dolar karşılığı çalışıyordu. Yani aile zar zor geçimini sağlayabiliyordu. Ayrıca Jorgensen bir alkolikti. Bezos 1.5 yaşındayken de annesi babasından ayrıldı.
1968 yılında Bezos’un annesi Jacklyn Gise, Miguel Bezos adında biriyle evlendi. Miguel Bezos aslen Kübalıydı ve tek bir kelime İngilizce bilmiyordu. Jeff Bezos’un biyolojik babası, oğlunun Miguel Bezos tarafından evlatlık edinilmesine rıza gösterdi. Böylece Jeffrey Preston Jorgensen’in ismi Jeffrey Preston Bezos oldu.
Jeff Bezos’un hayatı hakkında kitap yazan kişiler, onun zor bir çocukluk geçirmesinin başarı takıntısının esas nedeni olduğunu düşünüyorlar. Onun hakkında “The Everything Store: Jeff Bezos and the Age of Amazon” adlı bir kitap yazan Brad Stone bu konuyu şöyle anlatıyor:
“Jeff Bezos’un içine doğduğu garip ortamın onun başarısında, tutkusunda, içindeki girişimcilik ruhunda etkili olup olmadığı tam olarak bilemeyiz. Ancak Steve Jobs ve Larry Ellison gibi iki önemli girişimcinin de evlatlık verildiğini biliyoruz. Bu deneyim, bu kişilerin hayatta başarılı olmalarında büyük bir motivasyon kaynağı olmuştur diyebiliriz.”
Jeff Bezos çocukken yaz dönemlerini dedesinin Teksas’taki çiftliğinde geçiriyordu. 2010 yılında Princeton Üniversitesi mezuniyet töreninde Jeff Bezos o günleri şöyle anlatıyor:
“Çiftlikte kaldığım günlerde değirmenlerin tamirinde çalıştım. İneklere aşı yaptım. Çiftlikteki hemen her işte benim de tuzum bulundu. Akşamları da televizyonda ‘Days of Our Lives’ dizisini izlerdik.
Anneannem ve dedemin karavanı vardı. Karavan topluluğuna üyelerdi. Diğer insanlarla birlikte ABD ve Kanada’yı gezerlerdi. 300 karavandan oluşan bir ekiple pek çok yeri gezdik. Dedemi ve anneannemi taparcasına severdim.”
Amazon Nasıl Kuruldu?
Bezos liseden birincilikle mezun oldu ve Princeton Üniversitesi’nden kabul aldı. Üniversite yıllarında fizik profesörü olma ideali vardı.
Ancak daha sonraki dönemlerde New York’ta finans sektöründe çalışırken Amazon’u kurmaya karar verdi:
“O dönemler internet kullanım oranı yıllık %2300 hızla artıyordu. Bu kadar hızlı büyüyen başka hiçbir şey görmemiştim. Milyonlarca kitaptan oluşan online bir kitapçı kurma fikri o zaman aklıma yatmaya başladı. Zira en büyük kütüphanelerde bile kitap sayısı milyonlara yaklaşamıyordu. Online kitap satışı fikri beni oldukça heyecanlandırıyordu.
O zamanlar 30’lu yaşlarımdaydım ve yeni evliydim. Eşim MacKenzie’ye işi bırakıp büyük ihtimalle başarısız olacak bu çılgın fikri gerçekleştirmek istediğimi söyledim, o da beni destekleyeceğini söyledi. Amazon’u kurduktan sonraysa olayların bu aşamaya nasıl geldiğini gerçekten bilemiyorum. Pek çok faktörü en ince detayına kadar değerlendirdikten sonra en zor ve en riskli yolu seçtim. Bu tercihimden dolayı gurur duyuyorum.”
“Çocukken yeni şeyler icat etmeyi severdim. Eski kamyon lastiklerine çimento doldurarak bahçe kapısının otomatik şekilde açılıp kapanmasını sağladım. Folyo ve şemsiye aracılığıyla güneş enerjisinden yararlanan bir fırın yapmayı denedim ancak bu deneme pek başarılı olmadı. Tüm bu deneme yanılmalara rağmen gerçekten mucit olmak istiyordum. Eşim de beni bu yolda sonuna dek destekledi.”
Ancak Bezos’u bu girişiminde desteklemeyen kişiler de vardı. Bezos’un patronu bu fikri çok iyi buluyordu, ancak böyle bir girişime girmesi için Bezos’u fazla kariyerli buluyordu. Tabiri caizse Jeff Bezos’un patronuna göre Amazon gibi bir şirketi ancak işsiz güçsüz bir insan kurmalıydı.
“Patronun bu düşüncesi doğrusu beni etkiledi. Beni 48 saat boyunca bu konuyu düşünmem için ikna etti. Oldukça zor bir karar süreciydi, ancak ben yine de kendi sesimi dinleyip denemek istedim. Başarısız olsam bile pişman olmayacağımı biliyordum. Uzun uzun düşündükten sonra riskli bir yolu seçtim ve tutkumun peşinden gittim. Bu kararımdan ötürü gurur duyuyorum.”
“Belki Bir Gün Forklift Alacak Paramız Olur”
Amazon’un kurulduğu ilk dönemde sadece kitap satıyordu. Bezos, kitapları kargo ofisine bizzat kendi teslim ediyordu. Bunun için de 1987 model Chevy Blazer aracını kullanıyordu. Jeff Bezos, 2016 yılında Charlie Rose’a verdiği röportajda şöyle diyor:
“O zaman belki bir gün forklift alacak paramız olur diye düşünüyordum. Bugün durum çok ama çok farklı.”
Kitap satışından sonra Bezos, Amazon’a müzik ve film ürünleri de ilave etti. Amazon üzerinden alışveriş yapan insanlara “Online olarak başka ne tür ürünler almak istersiniz?” diye de soruyordu.
“Rastgele seçtiği binlerce müşteriye e-mail atarak kitap, müzik ve film dışında başka ne tür ürünler satmamızı istersiniz diye soruyordum. Müşterilerin verdiği cevaplar epey uzun ve detaylı oluyordu. Bugün Amazon’da sattığımız ürünlerin hepsi o zamanda da müşteriler tarafından talep ediliyordu. Bu da benim kafamda bir ampulun yanmasını sağladı.
Müşterilerden biri ‘Umarım cam sileceği de satarsınız. Arabama cam sileceği almam lazım.’ dedi. İnsanların yeni doğan e-ticaretten tüm alanlarda faydalanmak istediklerini o an fark ettim. İnsanlar birkaç tıkla diğer işlerini de halletmek istemeye başlamışlardı. Elektronik, giyim gibi diğer kategorilerin de Amazon’da yer almasına o zaman karar verdim.”
Ve Jeff Bezos, Amazon’a onlarca farklı kategori daha ekledi. Tuvalet kağıdından sebzeye, bilgisayardan terliğe kadar aklınıza gelebilecek hemen her şey Amazon’da mevcut.
“Doğrusu yeni bir kategori ekleyeceğimiz zaman hiç endişelenmedim. Uzmanı olmadığımız bir konu olması beni korkutmadı. Zira o kategori hakkında uzmanlaştıkça sunabileceğimiz hizmetin kalitesi beni rahatlatıyordu. Giyim kategorisi böyledir mesela. Henüz online kıyafet satışı konusunda kimse kusursuz bir hizmet sunamıyor. Ancak biz Amazon olarak deneysel satış ve hizmet teknikleri geliştirerek bu alandaki online alışveriş deneyimini daha da geliştirmeye çalışıyoruz.”
Amazon: Müşteri Memnuniyetinde 1 Numara
Jeff Bezos optimist, idealist ve vizyon sahibi bir insan. Bu üç özellik ise çok az kişide aynı anda mevcut.
2003 yılında verdiği bir röportajda: “İnternetin sunduğu yeniliklerin henüz çok azını idrak ettik. Önümüzde pek çok fırsat var. Şu an çok erken bir dönemdeyiz.” diyordu.
İnternetin yaygınlaşmasıyla Jeff Bezos’un iş hayatındaki düşünceleri de daha rafine hale geldi. Onun için en önemli şey daima müşteri memnuniyetini sağlamak…
“Amazon’un bir numaralı prensibi rakipler yerine müşterilere yönelmektir. Daima müşteri odaklı çalışıyoruz. Müşterilerin ihtiyaçlarını en ideal şekilde karşılamaya çalışıyoruz. Müşterilerin gelecekteki ihtiyaçlarını karşılamak için operasyon ve çalışanlarımızı sürekli geliştiriyoruz.”
Jeff Bezos’un bir diğer önemli özelliği ise “uzun vadeli” planlamaya büyük önem vermesidir.
“Riskli sektörlere ve riskli konulara yatırım yapmaktan dolayı çok mutluyuz. Olgunlaşması 5 ila 7 yıl sürebilen alanlara yatırım yapmak, bizi diğer pek çok şirketten ayıran özelliklerden biri. Risk almak ve uzun vadeli planlama yapmak Amazon’un özgün kılan şeylerin başında geliyor.“
Tabii Jeff Bezos’un sorunların tespiti ve onlara çözüm önerisi sunma konusunda da oldukça titiz ve çalışan bir insan olduğunu da eklemek gerekiyor.
“Şirket operasyonunda mükemmeliği yakalamak için işinizi iyi yapmanız ve sorunları tespit etmeniz gerekiyor. Bu tür iyileştirmeler uzun vadede çığ gibi büyür. Pek çok başarılı şirketin başarısının ardında da sürekli olarak yapılan iyileştirmeler yatar. Sorunların, pürüzlerin, arızaların sizin hızınızı ve verimliliğinizi düşürmesine izin vermemelisiniz. İş hayatında başarılı olmanın en temel koşullarından biri budur bence.”
E-Ticaretten Medya Sektörüne
İnternet ve müşteri davranışı arasındaki ilişki geliştikçe Amazon da yeni girişimlere imza attı. Amazon Prime olarak bilinen ve ürünleri iki gün içinde müşteriye ulaştırma taahhüdü veren program aynı zamanda bu programa üye kişilere dizi, film, müzik ve e-kitaptan oluşan geniş bir paketi de sunuyor.
E-ticaret devi Amazon’un içerik üretimine de giriş yapması Amazon’a yaratıcılık konusunda büyük bir özgürlük verdi. Amazon’un “Transparent” (Şeffaf) adlı dizisinde papaz olan bir kişinin cinsiyet değiştirmesi konu ediliyor. Yani Amazon içerik üretiminde hiçbir prodüksiyon şirketinden icazet almak zorunda değil. Bu dizinin 8 adet Emmy ödülü aldığını da belirtelim.
Bezos, Charlie Rose’a verdiği röportajda şöyle diyor:
“Transparent, televizyonda yayınlanmaya uygun bir dizi değil. Zira TV için daha büyük bir izleyici kitlesi gerekir. Bu nedenle Amazon Prime üzerinde yaratıcı sürecin biraz daha farklı olması gerekir. Farklı yönetmenleri ve oyuncuları ikna etmeniz gerekir. Bu sayede daha spesifik ancak daha güçlü hikayeler anlatabilirsiniz.”
Jeff Bezos’un dizi ve film yapımcılığının ardından gazetecilik alanında da büyük bir yatırımı var. 2013 yılında Washington Post gazetesini 250 milyon karşılığında satın alan Bezos bu konuda ise şöyle konuşuyor:
“Washington Post’u önemli bir gazete olduğu için aldım. Ben asla çikolata, gofret üreten ve finansal açıdan gelgitleri olan bir şirket satın almam. Ancak Washington Post benim için çok önemli. Ben yaptığım yatırımların sürdürülebilir ve kazançlı olmasına dikkat ederim.”
Amazon İmparatorluğu şu anda pek çok sektörde faaliyet gösteriyor. Zappos, Whole Foods, Twitch gibi şirketlerin dahil olduğu Amazon’un toplam değerinin ise 500 milyar dolar olduğu düşünülüyor. Bezos’un Twitter ve Basecamp gibi şirketlerde de ciddi yatırımları bulunuyor.
“5 Yaşımdan Beri Uzay Yolculuğu Yapmak İstiyorum”
Jeff Bezos, Amazon aracılığıyla dünyanın en zengini olduktan sonra şimdi de gözünü uzaya dikti diyebiliriz.
“Çocukluğumdan beri uzaya ve uzay keşfine büyük bir ilgi duyuyorum. 5 yaşımdan beri uzay yolculuğu yapmak istiyorum. Neil Armstrong’un Ay yüzeyinde yürüyüşünü izledim ve uzay benim en büyük tutkularımdan biri oldu. Siz tutkunuzu seçemezsiniz, tutkunuz sizi seçer. Uzay hakkında düşünmeden edemiyorum.”
Bu tutkusu nedeniyle Jeff Bezos, uzay turizmini makul fiyatlara sunmayı amaçlayan Blue Origin adlı bir şirket kurdu.
“Temel olarak Amazon’dan kazandıklarımı bu şirkete yatırıyorum. Amazon hissesi satıyorsam elde ettiğim parayı Blue Origin’e aktarıyorum.”
Bunlara ek olarak Jeff Bezos, uzay alanında girişim yapacak girişimciler için altyapı hizmeti de sunuyor.
“80 yaşında gelip de geriye baktığımda, gelecek kuşaklar için uzay girişimciliğini ve uzay seyahatini kolay ve ulaşılabilir bir şey kılacak olursam, o zaman dünyanın en mutlu insanı olacağım.”