2060 yılına gelindiğinde, 65 yaş ve üstü nüfusun toplumun yüzde 30’unu oluşturacağı öngörülüyor. Taşıt tasarımı yapan insanlar bu gidişatın farkında olduklarından, otonom sürüş sistemleri her geçen gün daha kullanışlı olacak biçimde evriliyor. Öte yandan bahsi geçen yaş grubunun otonom araçlara karşı tutumu ve güveni ise çok daha farklı bir konumda. Bu noktada da, BusBot gibi servislerin popüler hale gelmesinin yaşlı topluluğun hayatında yer edinip edinmeyeceğini zaman gösterecek. Otonom teknolojinin farklı alanlar için farklı çözümleri de bulunuyor. Bunlardan biri evinize kadar hizmet sunan otonom alışveriş arabaları iken, bir diğeri de otonom araçlardaki güvenliği artırmak için kullanılan askeri radar sistemleri.
Yazımızın konusuna gelirsek, bahsi geçen büyüyen yaşlı nüfusu için otonom hizmet ve teknolojilerin nasıl kullanılabileceğine güzel bir örnek olarak BusBot gösterilebilir.
Ortak kullanılan araçlar için en ideal rota, yolcuların ortak ihtiyaçlarına göre belirlenir.
Uber ya da Lyft’e benzerliği ile dikkat çeken BusBot hizmeti, Avustralya’nın New Wales kentinin Marion Grove Emeklilik Köyü’nde 22 haftalık ücretsiz deneme sunarak hayata geçirildi. Bu hizmet ile birlikte çalışan BusBot akıllı telefon uygulaması, yolcuları otobüsün indirme ve bindirme yaptığı en yakındaki sanal otobüs durağına yönlendiriyor. Daha sonra yolcular için en ideal kollektif rotayı hesaplayan BusBot, hizmetin daha dinamik olmasını sağlıyor ve gereksiz duraklarda durmasını engelliyor.
BusBot girişimi sürücüsüz araç tasarım firması Easymile, araç paylaşma girişimi Via ve Busways and Transport for New South Wales otobüs firması arasındaki işbirliği sayesinde doğdu. Deneme süreci başarılı olursa, BusBot hizmetlerini Avustralya’nın iş merkezlerinden Coffs Harbour’un merkezi için de faaliyete geçirecek.
