Perşembe, Aralık 26, 2024
Ana SayfaGirişimcilik3 Adımda Elon Musk Gibi Problem Çözme Rehberi

3 Adımda Elon Musk Gibi Problem Çözme Rehberi

Daha sadece 49 yaşında olmasına rağmen Musk iş dünyasında bir ilke imza atarak tamamen farklı sektörlerde 3 farklı multimilyarder şirket kurmayı başardı. Bu şirketlerin isimlerini hepiniz biliyorsunuzdur zaten, Paypal (finansal bir servis sunuyor, kullanıcılarına internet üzerinden kolay ve güvenli ödeme yapma imkanı sağlıyor), Tesla Motorları (Otomativ üretimi yapan şirket son model ve çevre dostu araçlar üretiyor) , SolarCity ( güneş enerjisi ve panelleri şirketi ) ve SpaceX (uzay taşımacılığı şirketi).

Musk’ın inşa ettiği imparatorluğa şöyle bir baktığınızda hızlı başarısının çok net bir açıklaması olduğunu düşünüyorsunuz. Gerek dehası, gerek dehasıyla yarışan yaratıcılığı, gerek güçlü çalışma etiği, gerek problemleri çözmedeki ustalığı sizi Musk’ın her şeyi yapabileceğini düşünmeye itiyor.

Ama perdenin arkasında bambaşka bir gerçek yatıyor. Musk sadece yetenekli değil, aynı zamanda inanılmaz derecede çalışkan. Hatta, resmen işkolik. Kendisiyle yapılan bir röportajda geçtiğimiz 15 sene içinde haftada nerdeyse 100 saat çalıştığını belirten Musk, çocuklarına ve kendisine daha fazla zaman ayırabilmek için bunu 85 ‘e indirmeye çalıştığından bahsetmişti. Musk’ı iş başında görenlerden duyulan söylentilere göre ünlü milyarder öğle yemeği arası bile vermiyor, yemek yerken yapabileceği işlerini (maillere cevap vermek, toplantılara katılmak vs) öğle yemeği sırasında yaparak bir taşla iki kuş vuruyordu.

Bu perspektiften bakınca Musk’ın azminin ve çalışma etiğinin ne kadar önemli olduğunu görebiliyoruz. Ancak, şöyle de bir gerçek var ki; dünya üzerinde gerçekten çok çalışkan, çok yetenekli ve azimli olsa da çalışmalarının sonuçlarını insanlarla paylaşamadan ölen birçok kişi var. O zaman, yaratıcılık ve başarının arasındaki bağı ne kuruyor?

Eğer cevap çok çalışmak, çalışma etiği, ofiste geçen uzun saatler değilse ne?

Bu sorunun cevabını bulabilmek için, tarihte biraz geriye gidelim. Tüm zamanların en parlak zekalarının hayatlarına şöyle bir baktığınızda, hepsinde ortak bir şey olduğunu göreceksiniz. Aristotales, Öklid, Edison, Feynman, Tesla… Bu isimlerin hepsi dehalarını daha önce görülmemiş bir yolda gerçek hayata uyarlayarak tarihe kazınmış kişiler. Hepsi yaşadığı dönemde farklı bir yol tercih etmiş; hatta kimi zaman tuhaf düşünceleri ve bakış açıları sebebiyle toplumdan dışlanmış kişiler. Onlara şöyle bir bakınca anlıyorsunuz ki; başarıyla dehanın arasındaki ilişki düşünce şeklinde yatıyor.

Musk’ın problem çözmedeki ustalığı da buradan geliyor aslında. Sorunlara nasıl yaklaştığı, onlara hangi perspektiften baktığı önemli olan. Karşınıza çıkan problemleri tıpkı Musk gibi hızlı ve etkili bir yoldan çözmek istiyorsanız yazımızın geri kalan kısmını pür dikkat okumanızı öneririz.

Ünlü TED konuşmacısı Chris Anderson’la yaptığı bir konuşmada Musk problem çözme sürecinin ilk aşamasını temel prensipleri bulma şeklinde adlandırmıştı.

“Bence düşünmenin de bir çerçevesi olmalı. Aynı fizik gibi. Belli bir mantık çerçevesinde ilerlemeli her şey. Nasıl fizikte her şeyin uyduğu belirli prensipler varsa, aynısı düşünce süreçleri için de geçerli. Bir problemi çözmeye çalışırken sonradan oluşan gelişmeleri ve yan etkileri bir kenara bırakarak olayın kaynağına, asıl özüne odaklanmalısınız. Hayatımızın genelini, başkalarını kopyalayarak geçiririz. Bir sınavdan başarılı olmak istiyorsak başkalarının da yaptığı gibi çok çalışırız, zayıflamak istiyorsak yan komşumuzun uyguladığı diyeti uygularız. Halbuki bunlar, daha önceden yapılmış şeylerin uyarlanmış bir tekrarı olmaktan öteye geçemez. Problemi çözmeyiz, sadece problemi daha önce çözdüğünü düşündüğümüz şeyleri kendimize uyarlarız. Asıl yapmamız gereken şeyse problemin kaynağında yatan temel prensipleri bulup bunları çözmeye odaklanmaktır.”

 Peki bunu nasıl yapacaksınız?

Önünüzdeki problem ve senaryo hakkında bildiğinizi düşündüğünüz her şeyi tek tek sorgulamalı, sanki yeni doğmuş bir bebekmişsiniz gibi problemi sıfırdan inşa etmelisiniz. Problemin gerçek kaynağını ancak bu şekilde görebilirsiniz. Bunu yapmak yerine “Aynısı kaynımda da vardı, yüksükotunu kaynatıp içince geçiyor” benzeri bir analoji mantığı izlemek sizi ya kısa dönemli bir başarıya ya da başarısızlığa götürecektir; zira problemin kaynağı hala oradadır.

Peki, problemi nasıl sıfırdan inşa edeceksiniz?

 

Adım 1: Problemin Doğasına Dair Doğru Olduğunu Varsaydığınız Her Şeyi Bir Kenara Yazın.

“Eğer bir problemle karşılaşırsam 55 dakikamı problemin nereden kaynaklandığı düşünerek harcarım. Kalan 5 dakikada problemi çözmek çocuk oyuncağıdır.” – Albert Einstein

Neden bu durumda olduğunuzu düşünüyorsunuz? Dürüst bir şekilde kendinize sorun, bu kimin hatası? Problem devam ederse ne olacak? Başka türlü olsaydı ne olurdu?

 

Adım 2: Problemi Temel Prensiplerine Bölün

“Bilgiyi bir ağaç gibi düşünün. Nasıl ağacın gövdesi olmadan dalları ayakta kalamazsa bir şeyin temel prensiplerini öğrenmeden onların sonuçlarına atlayamazsınız. Her zaman önce en temel konuya odaklanın. Ardından detayları, en son da sonuçları. Tıpkı bir ağaç gibi, önce gövde, sonra dallar ve en son yapraklar.” – Elon Musk

Peki bunu tam olarak nasıl yapacaksınız? Şöyle bir örnek verelim:

“Diyelim ki birisi size geldi ve ‘batarya paketleri gerçekten çok pahalı ve gelecekte pahalı kalacaklar’ dedi. ‘Tarihe bakarsanız, önceden de pahalılardı. Bu yüzden gelecekte de ucuzlamayacaklar..’ Temel prensiplere bakıp düşünmeniz gereken şey şudur; Pahalı olmalarının asıl sebebi ne? Hangi maddelerden üretiliyorlar? Bunların Pazar fiyatı nedir? Eğer bunları başka bir yerden alırsanız ücreti düşürebilir misiniz?”

Toplumun düşünce biçimini  tekrar edip “Evet, gerçekten de bataryalar çok pahalı!” demek yerine, onların gerçekten pahalı olmadığını fark etmek hayatınızda yeni bir sayfa açacaktır.

 

Adım 3: Yoktan Çözümler Var Edin

“Bildiği veya düşündüğü şeyi ifade edemediğini söyleyen insanlar aslında o şeyi gerçekten bilmiyorlardır.” – Mortimer Adler

Eğer problemin temellerinde neyin yattığını belirlediyseniz artık onları çözmeye geçebilirsiniz!

Uygulamalı bir örnek verelim: Yeni Bir İş Kurmak Bana Çok Pahalıya Mal Olacak…

Bir iş kurmak için gerçekten ihtiyacınız olan şeyler neler? Ne yapmalısınız? Ana fikirin müşterilere bir hizmet ya da ürün satmak olduğunu biliyoruz. Peki, bir şey satmak gerçekten çok pahalı olmak zorunda mı? Aslında değil. Çok fazla para harcamadan da yeni müşterilere ulaşmanın bir yolunu bulabilirsiniz. Peki bunu nasıl yapacaksınız? Sizi yeni müşterilere ulaştıracak kimse var mı? İkinizin de işine gelecek bir iş modeli oluşturabilir misiniz? Kazancınızın bir kısmını ona verebilirsiniz mesela. Veya bedava bir hizmet ya da ürün sunabilirsiniz. Neden olmasın?

İstediğim Forma Ulaşmak İçin Kilo Vermem Lazım Ama Spor Yapacak Zamanım Yok…

İstediğiniz kiloya ulaşmak için gerçekten ihtiyacınız olan şey nedir? Haftada 4-5 gün 1 saat spor yapmak mı? Peki, daha az sıklıkla, daha kısa sürede çalışarak sizi aynı hedeflere götürecek bir spor planı oluşturabilir misiniz? Aslında, evet. Haftada 3 gün, 20 dakika yüksek yoğunlukta çalışarak hedefinize 2 ayda olmasa da 4 ayda ulaşabilirsiniz.

 

Farklı Düşünün

“İyi fikirler hep kulağa biraz delice gelir, ta ki uygulamaya koyup ne kadar mantıklı olduklarını görene kadar.” – Elon Musk

Kompleks problemlerle karşılaştığımızda genellikle kolaya kaçıp benzer bir problemle daha önce karşılaşan insanların izledikleri yöntemleri uygulamaya karar veririz. Bu açıdan bakıldığında ilk adım içine girdiğiniz sürü psikolojinin üstesinden gelmek için harika bir yöntem, çünkü sizi farklı bir perspektiften bakmaya ve alışmadığınız bir biçimde düşünmeye zorluyor. Bu sayede daha önce aklınızın ucundan bile geçmemiş çözümler üretebilirsiniz.

Unutmayın, düşünmek de fizik gibidir. Nasıl fizik kuralları belirli bir mantık çerçevesinde işliyorsa, nasıl elmayı her havaya attığımızda yere düşeceğini biliyorsak, aynı şekilde düşümnme eylemi de her zaman sonuç verebilir. Yeter ki belirli bir çerçevede yürütülsün. Sistematik yapıldığında düşünce sürecinizin sonuç vermemesi için hiçbir sebep yok.

Mutlaka okuyun: Fark Yaratmak İçin Elon Musk Olmanıza Gerek Yok

 

Bonus:

 

İlginizi çekebilir

İş Hayatında Problemleri Çözmenin Yolları

Elon Musk’ın Başarısı Hakkında Bilmeniz Gerekenler

Yeni İş Fikirleri Bulma ve Bu Fikirleri Hayata Geçirme Yolları

Sevin KAYTAN
Sevin KAYTAN
Londra Üniversitesi Ekonomi ve Finans bölümünden Üstün Başarı Programı kapsamında mezun oldu. Tüm dünyada girişimcilikle ilgili birçok araştırmada yer aldı. Şu anda ise kariyer yolculuğuna Paris'te bulunan "OECD Girişimcilik Merkezi" nde devam etmekte.
Mutlaka Okunması Gerekenler

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

En Çok Okunanlar