Star Wars filminde Jedi ustası Qui-Gon Jinn Anakin Skywalker’a şöyle bir nasihatte bulunur: “Odaklanma gücün gerçekliğini belirler, unutma.” Konu bizim oldukça karmaşık iş dünyamıza geldiğinde ise, böylesi bir nasihati duymaya hepimizin ihtiyacı var.
Şüphesiz, teknoloji dünyası sayısız şekilde gelişim gösterdi. Fakat aynı gelişim hızı aynı zamanda insanların ardı arkası kesilmek bilmeyen maillere, toplantılara ve daha gün içerisinde odak dağıtan pek çok şeye boğulduğu iş ortamları yarattı. Daha önce Google’ın CEO’su olan Eric Schmidt dünyanın gidişatı ile ilgili endişesini şu şekilde dile getirmişti: “Dünya tarihinde medeniyetin kurulduğu zamandan 2003 yılına kadar üretilen bilgiyi 2013 yılından beri her iki günde bir üretiyoruz. Öte yandan, vaktimin büyük bir kısmını dünyanın pek yakında gerçekleşecek olan teknoloji devrimine hazır olmadığını düşünerek geçiriyorum. Peki ya her gün, bize etki eden çeşitli dış uyaranları ve büyük bilgi yığınlarını işleyebilecek durumda mıyız?
Şimdiye dek, çok fazla sayıda araştırma şiddetle büyüyen veriye dair problemi vurgulamaya çalıştı. Bunlardan bir tanesi olan ve Londra Üniversitesi tarafından yürütülen çalışma, aynı anda birden fazla iş ile meşgul olmanın IQ’nun 5 ile 15 puan kadar düşmesine sebep olduğunu ortaya çıkardı. “İşteki Beyniniz” isimli kitabın yazarı David Rock’a göre ise kişinin aynı anda zihinsel olarak iki farklı işe odaklandığında performansının %50’ye kadar azalmaktadır. Stanford Üniversitesinde profesör Clifford Nass tarafından yürütülen bir çalışma ise odak dağınıklığının beynin aktif hafızada ilgisiz bağlantıları devre dışı bırakma yetkinliğini azalttığını ortaya çıkarmıştır.
Mutlaka okuyun: Aynı Anda Birçok İş Yapmak Hakkında Şaşırtıcı Gerçekler
Bilgi çağının getirdiği karmaşık sorunları çözmek için ne yazık ki elimizde sihirli bir değnek bulunmuyor. Yine de, bu konuda birkaç başlangıç noktası yok değil ve bu başlangıç noktalarından bir tanesi ise ilk duyuşta mantıksız gibi görünebilir: Yalnızlık. Dünyanın gürültüsünden uzak durma disiplinine sahip olmak, odağı korumanın olmazsa olmaz yetkinliklerden bir tanesi. Bu yetkinlik özellikle, dikkat dağınıklığının bilişsel etkilerini doğuracak şekilde durmadan duygularımızı kışkırtan, oldukça politize olmuş toplumlarda önemini arttırır. Lead Yoursel First isimli kitabın yazarı Ray Kethledge ise yalnızlığı, bir zihin durumu, dikkat dağınıklığı yaşamadan insanın kendi fikirlerine odaklanabildiği ve zihnin bir problemle kendi başına uğraştığı kişisel bir alan olarak tanımlamaktadır.
Odaklanma yeteneği günümüz dünyasında bir rekabet avantajıdır. Bu noktada, iş yerinde odağın nasıl korunacağına ilişkin aşağıdaki fikirlerden yararlanmak mümkün.
Takviminize periyodik olarak yalnız kalacağınız tarih ve saatleri işleyin.
Bu anlara adadığınız zamana bir iş görüşmesi ya da toplantıya ayırdığınız zaman gözüyle bakın. Bunu takviminize işlemediğiniz ve yalnızlığınıza sadık kalmadığınız durumda, yalnızlığınıza ayıracağınız zamanı başka bir şey dolduracaktır. Bu noktada, periyodik olarak yalnız geçireceğiniz 15 dakikalık süreler oldukça etkili olacaktır. Öbür türlü, tüm iş gününüzü toplantılarla ve mail yanıtlamakla geçirdiğinizde, karar verme yetkinliği ve liderlik için olmazsa olmaz olan odaklı düşünme pratiğine zaman bulmanız çok büyük ihtimalle olanaksız olacaktır.
Zamanınızı hangi konuda en iyi şekilde harcadığınızı analiz edin.
Çünkü birçoğumuz katılmamızın zorunlu olmadığı toplantılara katılım sağlıyor ve pek çoğumuz da önceliklerimiz hakkında titiz davranmaya yeterli zaman ayırmadığımız için enerjimizi tam kapasitenin altında olacak şekilde kullanıyoruz.
Dikkatinizi dağıtan şeylerden uzaklaşın. Sosyal medya, YouTube ve internetin diğer sonsuz uzantıları zihnimizin her bir köşesine dağılmış durumda. Her gün sık sık bizi bir diğer beş dakikalık videoya ya da makaleye yönlendiren linklere tıklayarak zamanımızı geçiriyoruz. Bu nedenle, öncelikle internetin sizi hangi yollardan cezbettiğini anlamaya çalışın, sosyal medya hesaplarınızdan ve iş saatleri boyunca sizi bloklayan, özellikle de öldürmek istediğiniz 10 dakikalık zaman dilimlerinde kafanızı dağıtmak için kullandığınız sitelerden çıkın.
Mutlaka okuyun: 80 20 Kuralı Nedir? Hayatınızı Nasıl Değiştirebilir?
Nasıl daha az meşgul olacağınızı anlamak için kendinize meşguliyetler yaratmayın.
Odaklanmak adına mücadele etme sebeplerinin en büyüklerinden bir tanesi takvimimizi gereğinden fazla verilmiş sözle doldurmamız ve sürekli acele işleri önemli olanların önüne geçecek şekilde önceliklendirmemizdir. Liderlik gelişimi ve eğitim fırsatları kendinizi daha iyi tanıyabilme, gösterebilme ve gelişim yetkinliğinizi desteklemek için vardır. İş temponuzun bu gelişim fırsatlarının önüne geçmesine izin vermeyin.
Yapmayı bırakacağınız şeylerin listesini oluşturun.
Gün içerisinde aktif olabileceğiniz saat sayısı kısıtlıdır. Yapılacaklar listeniz büyüdükçe, daha fazla işi listenize sokma beceriniz gittikçe azalacaktır. Bu noktada, yalnızlık zamanınızı en iyi ne şekilde harcadığınızı ortaya koyabilmek için size özel bir alan verir. Böylelikle, hangi toplantılarınıza gerçekten katılmanız gerekmediğini, hangi sözleri vermekten vazgeçebileceğinizi, hangi davetleri kibarca reddebileceğinizi detaylıca düşünebilir, zamanınızdan bazı gereksizlikleri çıkarabilirsiniz.
Mutlaka okuyun: Girişimci Olarak “Hayır” Demeniz Gereken 6 Şey
Günümüzde, iletişim hacminin ve bilgiye ve diğer insanlara olan kontrolsüz erişim kapasitemiz anı zamanda odaklanmayı her zamankinden daha zor hale getirdi. Bu gerçeğe rağmen, başka bir gerçek daha bulunmakta: Odaklanmak için yaratabileceğimiz fırsatlar çok da uzağımızda değil. Sadece bu fırsatların farkına varmamız, kendimiz ve bize bağlı olan insanlar için odaklanmanın sağlayacağı yararlara inanmamız, odaklanmayı hayatımızdaki önemli önceliklerden biri haline getirmemiz gerekmektedir. Çünkü unutmayın, başka insanlara liderlik edebilirsiniz ama liderlik etmeniz gereken ilk kişi kendinizdir.
