Eğer yeni bir işletme açıyorsanız o zaman büyük ihtimalle bir sürü batma hikayesi dinlemişsinizdir. Olumsuz insanların bazılarını dinledikten sonra işletmelerin yüzde doksanının kapanmaya mahkum olduğuna inanırsınız. Buna rağmen gerçek daha iç açıcıdır: İstatistiklere göre işletmelerin %75’i ilk yılı, %69’u ilk iki yılı ve %50’si de ilk beş yılı atlatabiliyor.
Beş yılı geçmeye %50 şans verilmesi çok da iç açıcı gelmeyebilir ama arkanıza yaslanıp ecelinizi beklemenin de bir anlamı yoktur. Binlerce yeni işletmeyle çalışmış olmanın ve hatta birkaç tanesini de kendim kurmuş olmanın verdiği tecrübeyi, yeni işinizin başarıya ulaşmasında size yardımcı olması için sizlerle paylaşıyorum:
1- Bir İş Planı Oluşturun
İş planını yapmamak eğer bir yatırımcı ya da kredi aramıyorsanız kolayınıza gelebilir. Ancak, planınızı yazmak geleceğe dair vizyonunuzu keskinleştirir: Hangi problemi çözmeye çalışıyorsunuz? Kimin hayatını iyileştirmeye çalışıyorsunuz? Başlangıç, satışlar ve karlılık için belirlediğiniz gerçekçi tarihler neler? 100 Sayfalık bir dokümana ihtiyacınız yok ancak planınız hedef piyasanızın ve işletme modelinizin yeterince iyi olup olmadığını gösterecek kadar detaylı olmalıdır.
Mutlaka okuyun: Adım adım iş planı hazırlamak
2- Harcamalarınızı Düşük Tutun
Yeni işletmeler genelde paraları bittiği için kapanırlar. Bu yüzden, ürünü ortaya çıkarıp, satışlara başlayıp para kazanana kadar giderleri mümkün olduğunca düşük tutmanız çok mantıklı olacaktır. Sadece onsuz yapamayacağınız insanları işe alın. Geri kalan işler için sözleşmeli veya serbest çalışanları kullanın. Eğer bir yere ihtiyacınız yoksa, o zaman ofis açmayı erteleyebildiğiniz kadar erteleyin. Genel olarak paranızı sadece ihtiyacınız olan şeylere harcayın, bir işletmenin mutlaka sahip olması gereken şeylere değil.
Mutlaka okuyun: Nakit Akışı Nedir ve Neden Önemlidir?
3- Kazandığınızı Firmanıza Geri Yatırın
Maaşlı çalışanken girişimciliğe geçiş yaptığınızda aylık sabit gelirin verdiği güvenden vazgeçmek biraz zor olur. Fakat kazandığınız ilk parayı şirketinize, ürününüze ve pazarlamanıza yatırmalısınız. İlk yılda çoğu durumda patronlar en son ödeme yapılan kişiler olurlar.
Mutlaka okuyun: Kazançlarınızla Şirketinize Yeniden Yatırım Yapmak
4- Hiperaktivite ile Üretkenliği Karıştırmayın
Günümüz dünyasında her zaman meşgulüz. Ancak bu meşguliyetin ne kadarı firmamızı ileri taşıyor? Birinci yılınızda zamanınızı ve kaynaklarınızı nereye harcadığınız konusunda son derece seçici olmalısınız. Birçok girişimci bu dönemde kendini harap ederek gece gündüz çalışır ancak şirket ilerleyeceğine yerinde saymaya devam eder.
Önünüze çıkan bütün taleplere evet demeyin. Bütün müşteri isteklerini, etkinlikleri, pazarlama ya da ortaklık imkanlarını, genel olarak ilerleme planınıza ve önceliklerinize ne kadar uyduğuna göre değerlendirin.
Mutlaka okuyun: Meşgul ve Üretken İnsanlar Arasındaki 11 Fark
5- Müşteriye Odaklanın
Amacınız müthiş bir ürün ya da işletme kurmak değil, müşterinize yardım etmektir. Onların ihtiyaçlarına karşı duyarlı olun ve her şeyi onların geri dönüşlerine uydurun. İnsanların gerçekten istediği ve ihtiyaç duyduğu bir şey ortaya çıkardığınızda satışlar da peşinden gelecektir.
Mutlaka okuyun: Girişimcilikten Zengin Olmak, Başkalarına Yardım Etmekle Başlar
6- Çevre Yapın
Genel olarak konuşmak gerekirse, ne kadar çok insan tanırsanız o kadar iyidir. Herkes potansiyel bir ortak, müşteri, ilham kaynağı ya da deneme grubunuz olabilir. Alanınızdaki profesyonellere ve kendi işlerini başlatan diğer insanlara ulaşın. Ne kadar fazla insana ulaşırsanız önünüze o kadar fazla fırsat çıkar ve ihtiyacınız olduğunda o kadar destekçiniz olur.
İnsanların zamanlarına saygılı olun ancak görüşme ayarlama konusunda da korkusuz olun. Buluştuğunuzda ise sorular sorun ve insanların kendileri hakkında konuşmalarına fırsat verin, her zaman hesabı ödeyin ve arkasından bir teşekkür mesajı gönderin. Hepsinden önemlisi ve network oluşturmanın altın kuralı: Ne kadar çok verirseniz, insanlar da o kadar size geri vermek isterler.
Mutlaka okuyun: İş Dünyasında Çevre Edinmenin Yolları
7- Ölçün ve Uyum Sağlayın
İlk zamanlarda kaynaklar özellikle sınırlıdır, bu yüzden zaman ve paranın doğru yerlerde harcandığına dikkat etmek kritik öneme sahiptir. Asla işletmenizde ne olduğunu bildiğinizi düşünmeyin, bunu her zaman sayılarla doğrulayın.
Analizlerden ve tablolardan gına gelmesi normaldir, fakat her zaman 2-4 anahtar ölçünüz olmalıdır ki genel gidişatı takip edebilesiniz. Örneğin, web sitesi ya da insan trafiğiniz nereden geliyor? Ürün ya da proje başına brüt kar oranınız nedir?
8- Kalkış Öncesi Pistte İlerleme Süresini Uzatın
Yeni girişimcilerin ne olacağını görmek için kendilerine bir test yılı vermeleri yaygın bir hadisedir. Sonrasında eğer karlı bir işletme değillerse dükkanı kapatırlar. Sorun şu ki çoğu işletmenin kara geçmesi için bir yıldan fazla bir zamana ihtiyaçları vardır. Bu yılı atlatabilmenin en iyi yollarından biri, işletmenizin kalkış yapabilmesinin 18-24 ay arası bir süre tutabileceğini kabul edip ona göre plan yapmaktır.
İşletme kurmak riskli ve stres veren bir uğraştır. Fakat, küçük işletmelerin çoğu ilk yılda başarılı olurlar. Sayıları batanlara göre daha fazladır. Eğer hazırsanız tetiği çekmekten korkmayın, ama harcamalarınız konusunda muhafazakar olun, planlayın, ölçün biçin, uydurun ve daha çok uydurun.
