Kendi işimi kurduğumda 19 yaşındaydım. Başarıya o kadar açtım ki her türlü etkinliğe, konferansa, eğitime gitme ihtiyacı duyuyordum. Aklıma gelen her fikrin müthiş olduğunu düşünüyordum.
Bu işe yaradı da. Üniversiteden mezun olur olmaz kendi işimi kurdum ve 6 yıldır başarıyla çalışıyorum. Karşıma çıkan tüm fırsatları olabildiğince etkili bir biçimde değerlendirdiğimi düşünüyorum.
Ama 2019 yılında eski enerjimin kalmadığını hissettim. Çevremdeki insanlar da kendi iş fikirleriyle zaten yorgun olan zihnimi daha da çok yoruyorlardı.
2019’un sonlarında her şeye “evet” demenin beni çok yorduğunu fark ettim. Yapacak daha çok işim varken “yorgunluğun” hiç hayra alamet olmadığını hissettim. 26 yaşında hızlı olmam gerekirken yavaşlamaya başladım. Şunu fark ettim: hızlı ve başarılı olmam gereken konularda yavaş hareket etmek daha iyi sonuçlar verecek.
Bu nedenle enerjimi ve vaktimi harcadığım işlerde daha seçici olmaya başladım. Tıpkı muhasebe işlerini muhasebeciye devretmek gibi diğer alanlarda da enerjimi doğru şekilde kullanmam gerektiğini fark ettim.
Artık yapacağım işlerde ve girişimlerde “Evet!” demeden önce daha ayrıntılı düşünmeye başladım. Diğer bir deyişle vaktimi ve enerjimi harcayacağım işlerde daha seçici olmaya başladım.
Bunu siz de denemelisiniz, karşınıza çıkan her olası fırsata “atlamadan” evvel kendinize bazı sorular sormalısınız.
1. Hangi Amaca Hizmet Ediyor?
Yapacağınız eylemlerde, gideceğiniz konferanslarda “Bu hangi amaca hizmet ediyor? Bu beni hangi açıdan besleyecek?” diye düşünmelisiniz. Bir şey öğrenecek misiniz? Hayatınıza bir anlam katacak mı? Her şeyden önemlisi bu işten keyif alacak mıyım?
Kendinize bu soruları sorarsanız ve olumsuz yanıtlar verirseniz o işi, etkinliği (her neyse) pas geçebilirsiniz. Yani bir şeye “evet” demeden önce o işten nasıl bir fayda sağlayacağınızı tartmanız son derece önemli.
2. Neden “Hayır” Demekten Korkuyorum?
Yapmak istemediğiniz şeyleri yine de kabul etmenin altında yatan temel neden, genelde nasıl “hayır” diyeceğinizi bilmemektir. Karşıdakini incitme endişesi, “hayır” diyememenin esas nedenidir. Ancak yapmak istemediğiniz ya da yaptığınızda vasat bir iş ortaya çıkardığınız işi kabul etmek, hayır demekten daha kötüdür.
Bu nedenle içinizden gelmeyen işlerde zorlamayın ve teklifi-isteği nezaket kuralları çerçevesinde reddedin.
Mutlaka okuyun: İşinizi ve İlişkilerinizi Etkilemeden Hayır Demenin Yolları
3. Vaktimi Başka Hangi Konularda Değerlendirebilirim?
Topluluk önünde konuşmaya 20 yaşında başladım. Hayatta en sevdiğim şeylerden biriydi ama sürekli seyahat, uçak yolculuğu ve diğer tüm emekler, sadece 1 saatlik bir konuşma içindi. Yılda 30-40 farklı konuşmaya gidiyordum, her gün yüzlerce e-maile cevap vermek zorunda hissediyordum.
Bu süreç yeni şeyler öğrenme, tecrübe edinme ve isim yapma konularında bana çok şey kattı. Bunu ücretsiz yapıyordum üstelik.
Ancak daha sonra tüm enerjimi ve vaktimi bu işe verdiğimi fark ettim. Ondan sonra da vaktimi değerlendirmeyi öğrendim. Bu vakit içinde yapabileceğim alternatifleri araştırdım. Her şeyden önce, vaktimi verdiğim şeyden maddi ve manevi olarak istifade etmem gerektiğini anladım.
Mutlaka okuyun: 80/20 Kuralı(Pareto Prensibi) Nedir? Girişimcilik Hayatınızı Nasıl Değiştirebilir?
4. Bu İşi Başka Birine Paslayabilir Miyim?
Tek başına çalışan bir girişimci olarak ilk 2 yıl yanıma eleman alacak param yoktu. Bu yüzden her şeyi ben yapmaya çalışıyordum. İşler yoluna girmeye başlayınca işlerimde bana yardımcı olacak birini tuttum.
Şunu diyebiliriz: Her şeyin altından tek başınıza kalkamazsınız. Birçok konuda sizden daha bilgili ve başarılı bir sürü insan vardır.
Bu bakımdan bir girişimci olarak yapılması gereken işi, o işin ehline bırakmak size hem zaman hem de enerji kazandırır.
Mutlaka okuyun: Başarılı Girişimciler İşin Sadece %5 ‘ini Üstlenirler!
5. Enerjimi Sömüren Şey Ne?
Bir insanın enerjisini sömüren şeylerin başında sürekli başkalarının neler yaptığını düşünmek gelir. Diğer bir ifadeyle kontrol edemeyeceğiniz şeylere kafa yormak insan zihnini feci halde yorar.
Şunu unutmayın: Başkalarının başarılı olması, çok para kazanması; sizin başarınız ve kazancınız için bir engel teşkil etmez. Siz kendi işinize odaklanmalısınız.
Mutlaka okuyun: Rakiplerinize Değil, Müşterilerinize Odaklanın!
6. Nasıl Daha Dinç ve Enerjik Olabilirim?
Tüm bu aydınlanma süreci ise oldukça ilginç gelişti. İnternette sahip aranan bir köpek buldum. Sonra o köpeği sahiplenince artık daha çok sosyalleşir oldum.
Evde “kös kös” oturup e-mail cevaplamak yerine köpeğimi alıp gezintiye çıkmaya başladım. Dışarıda dolaşıp eve geldiğimde ise kendimi çok enerjik hissettiğimi fark ettim.
Yani sosyalleşmek, tatil yapmak, eğlenmek vakit kaybı filan değildir. İşlerinize sıkı bir şekilde odaklanmak, gün içinde daha enerjik olmak, daha kaliteli çalışmak istiyorsanız mutlaka ara vermeyi, kafa dağıtmayı, eğlenmeyi bilmelisiniz.
Örneğin araba sürmek de bana çok iyi geliyor. Arkadaşlarım araba kullandığımı onlarda gönderdiğim çılgın fikir içeren Whatsapp mesajlarından anlıyorlar.
Yani sözün özü, kendinize vakit ayırmalı, kafanızı tazelemelisiniz. Bu konuda herkesin kendine has bir rahatlama yöntemi vardır. Yapmayı sevdiğiniz şeylere daha çok vakit ayırmak kesinlikle vaktinizi daha değerli kılacaktır.
Enerjinizi sömüren şeyleri tespit edin. İşlerinizin bir kısmını o işin uzmanlarına paslayın, eylemlerinizde vakit-enerji-para konularında bir artı-eksi değerlendirmesi yapın. Böylece verimlilik, ruh sağlığı, enerji ve başarı alanlarında daha rahat ilerleme kat edebilirsiniz.
Mutlaka okuyun: Ofis Dışı Saatlerde İşinizden Uzaklaşmak
