Deniz hıyarı ya da patlıcanı Türkiye’de fazla bilinmeyen ama dünya denizlerinde yaygın olan derisi dikenli ve omurgasız bir canlıdır. Bizde herhangi bir amaçla kullanılmayan ve yetiştirilmeyen bu canlı Çin tıbbında etkin olarak kullanılmaktadır. Ülkemizde 15 kadar deniz patlıcanı türü olduğu bilinmekte olup bunlardan hangisinin yetiştirmeye uygun olduğu konusunda detaylı bir çalışma yapılmamıştır. Fakat ihracatı mümkün olan bu canlının üretilmesine ilişkin çalışmaların yapılması faydalı olacaktır.
Deniz hıyarının yurt dışında gördüğü talep oldukça fazla… Kilosu 150 dolardan alıcı bulunan canlı, Çin ve Uzak Doğu ülkelerinde yerel mutfaklarda ve tıp alanında kullanılırken, Avrupa’da kozmetik ve ilaç sektöründe kullanılıyor.
Deniz hıyarını Ege Denizi’nde görmek mümkün. Özellikle Çeşme-Datça arasındaki bölgede yoğun olarak bulunuyor. Avcılık yöntemiyle denizden toplanan denizhıyarlarının tamamı yurtdışına gönderiliyor. Dondurulmuş ya da kurutulmuş olarak ihraç ediliyor. Büyük oranda ihracat potansiyeli taşıyan deniz patlıcanlarının henüz üretimi yapılmadığı için geleceği parlak bir iş fikri olarak kabul ediliyor.
Uzakdoğu için son derece değerli
1.200 türü olduğu sanılan deniz hıyarı dünyanın her yerinde bulunuyor. Bu türlerden ancak birkaç tanesi yetiştirmeye ve kullanmaya uygun. Değerli türlerin bizim ülkemizde de mevcut olduğu biliniyor. Hindistan, Fiji, Papua Yeni Gine, Çin ve Japonya deniz hıyarının en çok avlanıldığı yerler. Fakat abartılı avlanma nedeniyle deniz hıyarları nesil olarak tehlikeye girmiş durumda. Bu durum, tüm dünyada sadece deniz hıyarı yetiştiren çiftliklerin kurulmasına neden oluyor. Dünyanın en büyük alışveriş sitesi Alibaba.com’da kilosu 30-150 dolar arasında değişen fiyatlarla satılıyor. Uzmanlar deniz hıyarı konusunda ülkemizde ihracata dönük üretim yapacaklar için çok iyi bir iş girişimi olacağını söylüyorlar.
Yetiştiriciliği nasıl yapılıyor?
Önce bu konuda araştırma yapmak, bilgi sahibi olmak gerekli. Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi deniz hıyarı yetiştiriciliği konuşunda bir çalışma yapmış durumda. Ayrıca su ürünleri yetiştirmek konusunda pek çok araştırması ve çalışması bulunan Prof. Dr. Atilla Alpbaz, kendi internet sitesi üzerinden, bu konu ile ilgili geniş bir bilgi paylaşımında bulunuyor.
Prof. Dr. A. Alpbaz’ın çalışmasından derlediğimiz bilgileri aktaralım sizlere:
Deniz hıyarı yetiştirmek için Ege kıyıları çok uygun. Büyük alanlara gereksinim olmadan yetiştirmek mümkün. Gerekli şartlar sağlandıktan sonra balık çiftliklerindeki kafesler gibi kontrollü küçük alanlarda yetiştirilebilir. İşe başlarken uygun alan tespiti yapılması ve bu yerin devletten kiralanması gerekiyor.
Faaliyet prosedürü tamamlandıktan sonra, üretim yapılacak bölgenin koruma altına alınması gerekiyor. Balıkçılığın yasaklandığı ya da kısıtlandığı yerlerde üretim alanı oluşturmak, üretimi çok verimli hale getirebiliyor. Alan seçiminde su koşulları, akıntı, yiyici canlıların durumu, yem durumu gibi konuların da incelenmesi gerekiyor. Kısacası yer seçimi çok önemli bir konu. Ayrıca sürekli olarak yapılması gereken işlerin hiç aksatılmaması şart! Özen isteyen bir canlı türü.
Deniz hıyarı yetiştiriciliği için izlenecek iki yol var. İlk yol, doğal üreme alanlarına bırakılarak bölgenin zenginleştirilmesi, ikincisi ise balık çiftliklerinde olduğu gibi kontrollü alanlar oluşturup çoğaltmak. Yani balık yetiştiriciliği yapılan bir ağ kafes işletmesinde, deniz hıyarı da yetiştirmek olası.
Çok hızlı çoğalabiliyorlar!
Hızla üredikleri için uygun damızlık bulduğunuzda çok verimli üretimler yapmanız mümkün. Çünkü bir tanesi tam 2 milyon yumurta verebiliyor. Bazılarının yumurta miktarının 10 milyona ulaştığı belirtiliyor. Peki, damızlık bulma işi nasıl yapılmalı?
Damızlık olarak kullanılacak deniz hıyarları denizden toplanmalı. Uygun koşullarda çoğalmaları için gerekli ortam oluşturulmalıdır. Bu en önemli kısımdır, uygun ortamın sağlanması işi. Damızlık toplaması yapılırken su ısısının 15 – 17 derece aralığında olması gerekli. Toplanan damızlıkların muhafaza edileceği tankların da belirli özellikleri taşıması şart. Bir metreküp alanda ortalama 30 tane yetiştirilmeli . Oksijen miktarı da önemli bir konu. 5 miligramdan kesinlikle yüksek olmalı. Ayrıca günlük verilen yemin de, canlı kısmının yüzde 5-10 arasında olması gerekiyor.
Deniz hıyarı üretiminde yumurtlama, ısı şoku yöntemiyle gerçekleştiriliyor. Bunun için su sıcaklığı normalden 5 derece daha fazlaya getiriliyor. Isınmış su güçlü bir biçimde tanka aktarılarak bir akıntı oluşturuluyor. İşlem sonucunda yumurtlama gerçekleşiyor. Ardından bir metreküpte bir milyon yumurta olacak biçimde hazırlanan diğer tanklara alınıyorlar. Larvalar iki gün sonra genç deniz hıyarları konumuna geliyorlar. Vücut uzunlukları 400 mikron civarında olduğunda deniz içine konumlandırılan kafeslere alınıyorlar. Yeterli büyüme gerçekleştikten sonra toplanıp kurutuluyorlar.
Deniz hıyarının faydaları ve kullanım alanları
Yazımızın başında belirttiğimiz gibi Çin tıbbında deniz hıyarının kullanımı çok yaygın. Yorgunluğa, iktidarsızlığa ve eklem ağrılarına iyi geldiği söylenmektedir. Çin’de her çeşit yemeği yapılıyor. Yüksek protein kaynağı olduğu için avlanıp pişirilen deniz patlıcanının diş eti rahatsızlıklarına karşı da etkili olduğu vurgulanıyor. Çok önemli bir işlevleri daha var. Denizi ve kıyıları temizlemek. Denizin kıyılarında ve sığ olan yerlerde yaşayan deniz patlıcanları, kumun ve çamurun içindeki organizmalarla, organik maddelerle beslenirler. Bir deniz patlıcanı yılda 150 ton kumu süzüp temizler. Okyanusların dibinde yaşayanlar da denizlerin çöpçüsü olarak iş yaparlar.