Pijamalarınızla çalışmak, kendi çalışma saatlerinizi belirlemek, sabah çalışma masanızda kahvenizi yudumlamak… İnsanların normal ofis hayatını terk edip, kendi kendilerinin patronu olmayı hayal etmesinin birçok sebebi vardır. Her ne kadar avantajları oldukça güzel olsa da, işin kendisi hala oldukça zordur. Eğer kendi işinizin patronu olma ve evden çalışma konusunda ciddiyseniz, bunu kesinlikle başarabilirsiniz; uygulamanız gereken adımlar şöyledir:
Adım 1: Finansal durumunuz hakkında bilginiz olsun
Kendi işinizin patronu olmanız için atmanız gereken en hayati adım, kendi maaşınızı nasıl ödeyeceğiniz olmalıdır. İşletmenizin kendini devam ettirmesi ve size yaşanabilir bir gelir getirmesi için kuruşu kuruşuna ne kadar para kazanmanız gerektiğini hesaplamanız gerekir. Yeni ofisinizi zihninizde dekore etmeden önce, finansal kayıtlarınızı bir hesap makinesi ile beraber gözden geçirin. Sadece kendi finansal durumunuz bilmekle kalmayıp, aynı zamanda yeni işinizin öngörülen finansal durumunu da biliyor olmalısınız. Başlangıç için ne kadar paraya ihtiyacınız olacak? İşletmenizin devamlılığı adına aylık ne kadar para kazanmalısınız? Bu rakamları elde ettiğiniz anda işletmenizin hayata geçirilir olup olmadığını net bir şekilde görebileceksiniz.
Adım 2: Stabilitenizi ve Kişisel Disiplininizi Gözden Geçirin
Kendi kendinizin patronu olmak istediğinizde göz önüne almanız gereken tek faktör para değildir. Hayatınızın birçok alanında stabiliteye sahip olmalısınız:
Duygusal durumunuz: Kolay şekilde üzülüyor veya panik haline geçiyor musunuz? Kriz zamanlarında kontrolünüzü kaybediyor musunuz? Baskı altındayken nasıl bir tepki veriyorsunuz?
Kişisel destek sisteminiz: Ailenizden veya yakın arkadaşlarınızdan destek alıyor musunuz? Çevrenizde kararlarınız ve seçenekleriniz hakkında görüşebileceğiniz en az bir tane iş zekasına sahip güvenilir kişi var mı?
Zaman yönetimi becerisi: Kendinizi sürekli olarak aşırı şekilde iş ile yüklüyor musunuz? Son teslim tarihine işlerinizi yetiştirebiliyor musunuz? Kendinizi sürekli olarak organize bir halde hazır tutabilir misiniz? Kendi işinizin patronu olduğunuzda, zamanınızın, paranızın ve projelerinizin takibini kendiniz yapıyor olacaksınız. Bunlara hazırlıklı mısınız?
Adım 3: İş Hattınızın Nasıl Olacağını Kararlaştırın
Eğer kendi işinizin patronu olacaksanız bu aynı zamanda kendi kendinizin çalışanı da olacaksınız anlamına gelmektedir; o halde ne iş yapacaksınız? Umalım ki cevap sadece profesyonel becerilerinizi baz almakla yetinmesin, aynı zamanda kişisel tutkularınızı da içersin. Eğer yapmayı çok sevdiğiniz bir şey bulabilirseniz ve bundan para kazanırsanız turnayı gözünden vurmuş olursunuz. Tam olarak ne amaçladığınızı belirleyin; ben işletme danışmanı olacağım diyerek kestirip atmayın. Ne tür bir danışmanlık yapacağınıza ve ideal müşterilerinizin kim olacağına karar verin.
Adım 4: Part-Time Olarak Başlayın
Eğer ortada bunu gerçekleştirmemenize sebep olan etik veya yasal zorlayıcı bir sebep yoksa bu işe öncelikle part-time olarak başlayın. Direk işe girişmek yerine bunu neden mi yapasınız? Çünkü, size yaşamınızı idame ettirecek miktarda gelir sağlayacak yeterli büyüklükte ve süreklilikte bir müşteri tabanı oluşturmak uzun bir zaman alır. Kendi işinizi kurduğunuz ilk birkaç ayda, sahip olduğunuz zamanı dolduracak kadar yeterli işe sahip olmadığınızı fark edersiniz. Bu yüzden part-time olarak başlayın, düzenli gelirinizi koruyun ve geceleri ve hafta sonları kazanacağınız “ekstra” paranın keyfini çıkarın. Evet, belki çok yoğun olacaksınız. Fakat maaşlı işinizden çıktığınızda ve tam zamanlı olarak çalışmaya başladığınızda hali hazırda bir müşteri kitleniz ve aylık kazancınız olacak. Hem böylece şu zaman yönetimi becerilerinizi de geliştirmiş olursunuz.
Adım 5: Geçiş Dönemini Belirleyin
Bir ofis çalışanından, kendi işinizin patronu olmaya giden geçiş sürecini nasıl gerçekleştireceğinizi belirlemeniz gerekiyor. Eğer mümkünse, mevcut patronunuza iş saatlerinizi part-time olarak azaltmayı önerin. Bu sayede finansal geçiş dönemini gelirinizi arttırarak ve elinize geçen fazla parayı biriktirerek daha kolayca geçiştirebilir ve de üzerinizdeki baskıyı biraz olsun azaltabilirsiniz. Eğer işinizde part-time geçiş yapma imkanınız yoksa, o zaman istifa etmek için müşteri ve para durumunuzu gözden geçirerek bir zaman aralığı belirlemelisiniz.
Adım 6: Dükkânı Kurun
Zaman aralığınızı belirledikten sonra; yasal bir işletme olma, vergi kayıtlarını tutma ve finansal dokümanları kayıt altına alma, evden çalışmak için yeterli alana sahip olma konularında ciddi bir tutum takınmanız gerekmektedir. Eğer hala incelemediyseniz, hemen yasal işletme yapıları ile ilgili seçeneklerinizi inceleyin; basit şekilde bir şahıs şirketi kurmaktan kapsamlı bir kurumsal şirket kurmaya kadar size uygun olan seçeneklerden birini seçebilirsiniz. Bunların hepsinin birbirinden farklı faydaları, dezavantajları, ihtiyaçları ve tabii ki vergilendirmeleri bulunmaktadır. Seçeneklerden herhangi birisi hakkında şüpheleriniz varsa profesyonel bir kişiden yardım alın, çünkü bu işlemin hatasız ve doğru şekilde gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Yasal yapınızın yanı sıra, söz konusu geçiş zamanı içerisinde home ofisinizin verimli bir iş sahası haline getirildiğinden emin olmanız gerekmektedir. Eğer sessiz bir ortam, kişisel bir alan veya evde çalışmak için düzenli iş saatleri sağlamakta güçlük çekiyorsanız, bu sorunların üstesinden gelmek için çalışmaya hemen başlamalı ve en uygun çözümleri bulmanız gerekmektedir.
Adım 7: Hemen Köprüleri Yıkmayın
Eski işinizle vedalaşma zamanı gelip çattığında, işinizle ilgili her şeyden nefret ediyor olsanız dahi bu vedalaşmayı minnettarlık duygusu içinde gerçekleştirin. Eski işinizin yeni işinizle bağlantılı olması ve daha önce çalıştığınız kişilerle tekrar karşılaşma olasılığı oldukça yüksektir. İnsanlarla kırgın şekilde ayrılanın veya işinizi profesyonel olmayacak şekilde bırakmanın gereği yoktur. Bu yüzden ayrılırken mütevaziliğinizi koruyun, yeni işinizde sizin için önemli olacak kişilerle olan bağınızı koparmayın, yani kısacası işten ayrılırken arkanızdan kapıyı çarpıp çıkmayın.
Adım 8: İşlerin Devamlılığını Koruyun
Kendi işinizde başarıya sahip olmanın ana sırrı sürekli iş akışını korumanızdan geçer. Her ne kadar iş yoğunluğunuz olursa olsun, yeni işleri kazanmak için düzenli zaman ayırmayı önceliğiniz haline getirmeyi ihmal etmeyin. Programınızı tamamen dolu olsa dahi, yeni işlerin size otomatik olarak geleceğini düşünmeyin. İşler azalmaya ve artmaya eğimli dalgalı bir seyir gösterirler; eğer işlerin azalmasından önce gereken mücadeleyi göstermezseniz, işler artana kadar kuru ekmek ve soğana talim yaşamak zorunda kalırsınız. İş akışının devamlılığını sağlamak tamamen sizin elinizdedir; bunu her hafta düzenli olarak gerçekleştireceğiniz bir program haline getirin ve bunu gerçekleştirdiğiniz zaman aslında beraber çalışması oldukça zevkli bir patron olduğunuzu fark edeceksiniz.
Sonuç
Kendi işinizin patronu olmanın en güzel yanı, ne kadar emek ve zaman yatırımı yaparsanız, karşılığı gelir olarak aynı oranda size geri dönecektir. Kendinizi düzenli ve her şeyi kontrol altında tutabilen biri – her ne kadar bu kişi işleri pijamalarını giymiş halde yapıyor olsa dahi – olmaya zorlamak hiç de kolay bir süreç değildir, fakat başarılı ve kar eden bir işletmeye sahip olmanın keyfini çıkarmak paha biçilemezdir ve size kendinize en faydalı olacak yolu izleme imkanı sunmaktadır. Daha önce beraber çalıştığınız patronlar içerisinde en iyi olanının kendiniz olduğunu fark etmeniz fazla zamanınızı almayacaktır!
