Bu soru size de tanıdık geldi mi?
Sorumuzu duyar duymaz gözlerinizin önünde iş mülakatlarından bir sahnenin canlanıverdiğine hatta başrol oyuncusu olarak bu soruya maruz kaldığınız ve soğuk terler döktüğünüz o talihsiz anlara gerisin geri döndüğünüze eminiz.
Hem zaten iş arama sürecinde olup da bu soruyla muhatap olmadığını iddia edecek insan sayısı son derece azdır.
Sizce de öyle değil mi?
Peki ya iş arama sürecine henüz başlayanlarınız? Bu soru sizleri de aynı derecede korkutmuyor mu? Sorumuza verdiğiniz cevap evetse endişelenmeyin, doğru yerdesiniz. Yazımızda yer vereceğimiz ipuçları bu soruya verilebilecek en uygun cevabı bulmanıza yardımcı olacaktır.
Öncelikle neden bu soruyla bu kadar ilgilendiğimizi açıklayalım. Yanlış anlamayın, bu soruyu sormamızın da yazımızın da geleceği görme yeteneğinizi test etmek gibi bir amacı yok. İş görüşmesi yapacağınız hiçbir insan kaynakları çalışanı da görüşmeye gelen bir adaydan 1.820 günlük bu süre içinde ne yapmayı düşündüğünü uzadıya anlatmasını beklemez. Adaylardan beklenen asıl şey bu süreçte yapmayı umdukları şeyler hakkında dürüst bir açıklamada bulunmalarıdır, ancak bu öylesine tehlikeli bir sorudur ki yanıtınız, söz konusu işi kapma ihtimalinizi tümden yok edebilir.
Öyleyse işe alım uzmanları neden bu soruyu sormakta bu denli ısrar ederler?
İşe alım uzmanları bu soru ile kariyer planınız veya başvurduğunuz pozisyonun temel hedeflerinize ne derece uyduğuna ilişkin daha fazla bilgi edinmeyi amaçlarlar. Kariyer planlarınıza önem verirler, çünkü motivasyonu yüksek, proaktif, işine kolaylıkla uyum sağlayabilecek ve sıkı çalışacak birini işe almak isterler. Üstleneceğiniz herhangi bir işi layıkıyla yerine getirme fikri sizin için de önemli ise veya bu işi uzun vadeli kariyer planlamanızın bir parçası olarak görüyorsanız yapacağınız işte iyi bir performans sergileme ihtimaliniz çok daha yüksek olacaktır. Tabi bir iş mülakatı esnasında bu soru kadar klişe olmasa da farklı pek çok soru ile muhatap olmanız da muhtemeldir:
- Uzun vadeli kariyer hedefleriniz nelerdir?
- Kariyerinizin bu aşamasında ideal mesleğiniz nedir?
- Nasıl bir iş arayışındasınız?
- Başarıyı nasıl tanımlarsınız?
- Kariyeriniz söz konusu olduğunda sizin için en önemli olan şey nedir?
Ancak biz en çok “Beş yıl sonra kendinizi nerede gördüğünüz” kısmı ile ilgileneceğiniz.
Peki, bu soruya vereceğiniz cevaplar ne şekilde olmalıdır?
Günümüzün rekabetçi iş piyasasında işe alım uzmanları birini işe almamaya karar verdikleri durumlarda gerekçe olarak sunmak adına söz konusu adayın açığını arama eğiliminde olurlar. Dolayısıyla, bu soruyu hayallerinizdeki tek işin başvurduğunuz bu iş olmadığını ima edecek şekilde cevaplarsanız, kıran kırana bir mücadelenin yaşandığı bu çekişme ortamından eliniz boş ayrılabilirsiniz. Çünkü bir işveren haklı olarak mevcut iş konusunda gerçekten heyecanlanan birini hatta bu işi büyük bir kariyer ivmesi olarak gören ve iyi iş çıkarmak için yorulmadan çalışacak adayları işe almak ister. Piyasa rekabeti ile savaşmanın en iyi yolu savaşma gücü ve azmini kendisinde bulan çalışanlarla bir arada olmaktır. Bu işe ilgi duyduğunuzu da bunun nedenlerini de çoktan anlatmış olabilirsiniz. Ancak yine de “Beş yıl sonra kendinizi nerede görüyorsunuz?” sorusundan kaçamazsınız, çünkü artık işverenin ya da işe alım uzmanının sizi test edeceği noktaya gelmişsinizdir.
Beş yıl sonraki hedefiniz bir yatırım bankacısı olmaksa IT pazarlama yöneticisi olmak üzere başvurduğunuz bu pozisyonun hayalinizdeki iş olduğuna inanmaları son derece zor olacaktır. İşe alım uzmanları genellikle yeni insanları işe almaktan veya eğitmekten hoşlanmazlar. Çünkü bu genellikle zaman isteyen bir o kadar da zorlu bir süreçtir. Bu nedenle de hiç kimse mülakat esnasında daha iyi bir fırsatla karşılaşır karşılaşmaz ayrılmayı planladığını hissettiren birine zaman veya çaba harcamak istemez (söz konusu fırsat durumları size daha uygun bir iş, bir okul veya kendi işinizi kurmanız gibi seçeneklerden biri olabilir).
Diyelim ki işe alındınız, ya bir iki ay sonra istifa ederseniz? Sizi işe alan kişinin patronlarının gözünde ne duruma düşeceğini düşünebiliyor musunuz?
Gerçekten de kendiniz için birkaç farklı potansiyel kariyer düşünüyor olabilirsiniz. Seçeneklerinizi belli bir dereceye kadar dillendirmeniz de akıllıcadır. Ancak, bu gerçeği iş görüşmeleriniz esnasında alenen ortaya dökmek zorunda olmadığınızı aklınızdan çıkarmayın.
Açık konuşmak gerekirse bir iş görüşmesi esnasında asla yalan söylememelisiniz. Ancak bu yönelmek istediğiniz tüm alanları %100’lük bir samimiyetle açıklamanız gerektiği anlamına da gelmiyor.
Öyleyse bu soruya vereceğiniz en uygun cevap ne olmalıdır?
“5 Yıl Sonra Kendinizi Nerede Görüyorsunuz?” Sorusuna Nasıl Cevap Verilmeli?
1.Genel kapsamlı bir cevap verin.
Özellikle de iş başvurusunda bulunduğunuz şirketin kariyer olanakları hakkında pek bir şey bilmediğiniz durumlarda mülakat sorularına vereceğiniz cevapların genel kapsamlı olmasına özen göstermelisiniz. Mülakat sorularının çoğu spesifik olmanızı ve direkt olarak soruya yönelik cevaplar vermenizi gerektirir, çünkü genel cevaplar yavan kalacağından kolay unutulabilir olma eğilimindedir. Ancak beş yıllık planınızı sorgulayan bu soruya vereceğiniz cevabı bir istisna kabul etmeli ve diğer adaylardan farklı olduğunuzu göstermek adına genel bir konuşma yapmalısınız. Cevap verirken dürüst olmalı, ancak söz konusu şirketin bu pozisyonu için uygun olup olmadığınıza dair şüphe uyandırmayacak, genel içerikli bir konuşma yaptığınızdan emin olmalısınız.
2.Şirkette uzun vadeli bir kariyer planladığınızı belirtin.
Özellikle de öz geçmişinizin kısa süreli iş deneyimlerinden oluştuğu durumlarda bu adımı atmanız şart. Sizinle mülakat yapan kişi, şirket içine yerleşmeye ve kariyerinizi bu çatı altında ilerletmeye hazır olup olmadığınızı bilmek ister. Gerçek şu ki ne olacağını kimse bilemez. Şirket piyasadan silinebilir, siz işten atılabilirsiniz veya daha iyi bir fırsata rastlayıp kendiniz işten ayrılmayı isteyebilirsiniz.
Ancak şirketlerin, birini işe alması ve eğitmesi için önemli miktarda zaman, enerji ve para harcadığını da unutmamalısınız. Anlayacağınız şirket bünyesinde en azından iyi bir yatırım sayılabilecek denli uzun kalmak konusunda iyi niyet göstermeniz şart. Öz geçmişinizde gömlek değiştirir gibi iş değiştirdiğinizi hissettirecek bir şeyler varsa uzun vadeli bir sorumluluk için hazır olduğunuzu belirtmeniz özel bir anlam taşıyacaktır.
Mutlaka okuyun: 7 Adımda Uzun Vadeli Düşünmek
3.Çalışma coşkunuzu gözler önüne serin.
Bu pozisyon için ne denli istekli olduğunuzu gösterin. Bu işi almanın kariyer hayatınızın en heyecan verici adımlarından biri olacağını içten bir tavır sergileyerek dile getirin. En önemlisi de şu an da yalnızca bu fırsatı değerlendirmek ve bu sorumluluğu üstlenmek için motive olduğunuzu açıkça belirtin.
“5 yıl sonra kendinizi nerede görüyorsunuz?” Sorusuna Verebileceğiniz Cevaplar
Yazımıza “5 yıl sonra kendinizi nerede görüyorsunuz?” sorusuna verilebilecek en uygun cevapları ve söz konusu cevapların işverenlere ne açıdan cazip geleceğini anlattığımız bir “örnek cevaplar listesi “ile devam edelim:
Örnek Cevap 1:
“Şirket içinde kariyerimi ilerletme imkanı bulabileceğim bir pozisyona başvurmak istiyorum. Önümüzdeki 5 yıl ve sonrasında ise kendimi geliştirmemi sağlayacak yeni sorumluluklar üstlenmek niyetindeyim. Makam meraklısı biri değilim, etiketlere de önem verdiğim söylenemez ancak bu pozisyonun üstlenmek istediğim idari sorumluluklar için de iyi bir başlangıç olacağını düşünüyorum.”
Neden Sevdik?
Aday şirket içi büyümeye vurgu yapıyor, yani gelip geçici bir eleman değil uzun vadeli bir çalışan olacağı izlenimini yaratıyor. Yeni ve zorlu mücadelelere açık, yani hedef odaklı ve proaktif bir çalışan olabilir. Üstelik belirli bir unvanın ya da iş tanımının peşinde de değil, yani oldukça esnek bir iş tanımı var.
Örnek Cevap 2:
“Amacım zaman içinde büyüyüp yeni zorluklarla başa çıkabileceğim bir şirkette kendime iyi bir yer edinmek. Beş yıllık sürenin sonunda ise yönetimsel anlamda daha fazla sorumluluk üstlenmeyi ve ürün stratejisine dahil olmayı hedefliyorum. Fakat her şeyden önemlisi kariyerimi inşa edebileceğim bir şirket bünyesinde çalışmayı arzu ediyorum. ”
Neden Sevdik?
Bu cevap, adayın hedeflerine ve ilgi alanlarına (yönetici olma, ürün stratejisine dahil olma) ilişkin bir fikir veriyor, bu nedenle de aşırı genel bir cevap değil. Aday bu yanıtla söz konusu şirkette uzun vadeli bir kariyer planlama arzusu içinde olduğunu da açıkça ifade ediyor.
Örnek Cevap 3:
“Yaptığım işte en iyi olmak istiyor, becerilerimi geliştirebileceğim, ilginç projeler üstlenebileceğim bir iş yerinde ve bana gerçek anlamda bir şeyler katabileceğini düşündüğüm insanlarla bir arada çalışmak istiyorum. Sektördeki en yenilikçi düşünürler şirketiniz bünyesinde çalışıyor ve bu benim kariyerimi bu şirkette inşa etmeyi istememe yetecek denli büyük bir neden. ”
Neden Sevdik?
Bu cevapla aday öğrenmeye, iyi bir performans sergilemeye ve başarıya odaklandığını vurguluyor. Ayrıca şirkete ve şirketin kaliteli insanları işe alma konusundaki itibarına (buna görüşme yaptığı insan kaynakları uzmanı da dahil olmalı) övgüler de yağdırıyor. “Burada bir kariyer inşa etmek” ifadesi ise şirkete ve yapılan işe katkıda bulunma konusundaki istekliliğini gösteriyor.
Özel Senaryolar: İnandırıcılık Seviyenizi Artırın.
Bazı durumlarda bu soruya vereceğiniz cevap ayrıca bir önem taşır. Örneğin, bir kariyer değişikliği planladığınız veya bu pozisyonun öz geçmişinizin bir sonraki adımıymış gibi görünmediği durumlarda mülakat yaptığınız kişi bu işi GERÇEKTEN isteyip istemediğiniz ya da amacınızın yalnızca bir süreliğine para kazanmak olup olmadığı konusunda şüphe duyacaktır.
Hiç kimse yapacağı iş için çok da hevesli gözükmeyen bir adayı işe almak istemez. Bu durum tıpkı sizi ilgisini gerçekten çekecek biri karşısına çıkıncaya kadar kullanan ve bu sayede akşam yemeklerini bedavaya getireceğini düşünen biri ile sevgili olmaya benzer.
Unutmayın “5 yıl sonra kendinizi nerede görüyorsunuz?” sorusuna vereceğiniz yanıt aynı zamanda mülakatı yapan kişiye size sunulan kariyer fırsatına ya da pozisyona olan bağlılığınızı gösterme fırsatınız olacaktır.
Diyelim ki akademide geçirdiğiniz beş yılın ardından işten çıkarıldınız ve şuan biyoteknoloji yönetimi alanında bir iş için görüşme yapıyorsunuz. Başvurunuzun ciddiye alınması için neden bir alan değişikliğine gittiğinizi ya da biyoteknoloji alanında bir kariyer yapma konusunda niçin bu denli heyecanlı olduğunuzu net ve inandırıcı bir biçimde açıklayabilmeniz gerekir. Görüşme esnasında bunun yalnızca “gerçek” ilgi alanınıza yönelik yeni bir fırsat kapısı açılıncaya dek sizi oyalayacak bir iş olacağı izlenimini bırakmayı asla istemezsiniz.
Aynı durum üniversiteden yeni mezun olup iş arayışına girmiş kişiler için de geçerlidir. Tamamen farklı bir alanda eğitim alıp uzmanlaşmışsanız neden önünüzdeki beş yılı başvuruya açık bu pozisyonla temsil edilmekte olan bir işe ya da sizin için oldukça yeni sayılacak bu alana yatırım yapmaya harcamak istediğiniz konusunda ikna edici bir konuşma yapmaya hazır olun.
Verilmemesi Gereken Cevaplar
Peki, “5 Yıl Sonra Kendinizi Nerede Görüyorsunuz?” sorusuna nasıl cevaplar verilmemelidir? Dilerseniz sorumuzu bir de bu yönden irdeleyelim:
1.Cevap Verirken Fazla Düşünmeyin.
“Çok zor bir soru bu. Açıkçası 5 yıl sonra ne yapacağımı bilmiyorum… .Hımmmm… Bu gerçekten de zor. ”
Bireysel müşterilerle yaptığımız onlarca çalışmada insanların çoğunun bu hataya sayısız kere düştüğüne şahit olduk. Size yöneltilen bir soruyu ciddiye almanız harika, ancak yanıtınızın ne derece doğru olduğuna göre değerlendirilmeyeceğinizin farkına varmalısınız. Cevap hakkınızı iş görüşmesi yaptığınız kişiyi bu kariyer alanına yatırım yapmak istediğinize inandırmak için kullanmanız çok daha yerinde bir tavır olacaktır.
2.Aşırı spesifik olmaktan kaçının.
“En az 7 proje, bir şirket arabası ve 150 bin maaş (elbette ekstra seçenekler de olacaktır) verecek büyük bir firmada başkan yardımcısı olmayı planlıyorum.”
Hırs iyi bir şeydir. Hedef belirlemek de öyle. Ancak, aşırı spesifik olmanız, mevcut iş için ulaşılması gerçekte mümkün olmayacak hedefler belirleme riskinizin olabileceği anlamına gelir. Durumu mülakatı gerçekleştiren kişinin bakış açısı ile değerlendirmemiz gerekirse bu tarz bir tutumun söz konusu pozisyona uygun olmadığınızı düşündüreceğini söyleyebiliriz.
3.Kararsız davranmayın.
“5 yıl içinde CEO olmayı çok istiyorum. Sonra yine, şayet iyi bir çıkış yapmayı başarırsak müzik grubumla birlikte bir turneye çıkmayı da diliyorum. ”
Ne yapmak istediğiniz hakkında milyonlarca farklı fikriniz varsa ya da bir başka deyişle geleceğiniz hakkında net bir fikre sahip değilseniz karasızlık suçlamasıyla karşı karşıya kalabilirsiniz. Gerçekte de pek çok aday farklı seçenekleri araştırır ya da anlamaya çalışır. Ancak, iş görüşmeleri kariyer koçunuzla gerçekleştirdiğiniz bir seans değildir. İş görüşmeleri esnasında hedef odaklı olduğunuz veya bir kariyer planına sahip olduğunuz izlenimini vermek istersiniz (tek planınız bu olmasa bile).
4.Açık kapı bırakmayın.
“Emin değilim. Hukuk fakültesi ya da işletme okulunda bir mastır veya güzel sanatlar bölümü düşünüyorum. ”
İş arayan pek çok insanın okula geri dönme ya da kendi işlerini kurma konusunda uzun vadeli hayalleri vardır. Bunlar takdire şayan hedeflerdir, ancak özellikle de halen daha olasılıkları taradığınız durumlarda aklınızdan her geçeni görüşme yaptığınız kişiyle paylaşmanıza gerek yoktur.
Yüksek lisans yapmaya veya mevcut işinizi gerçekleştirme yeteneğinizle çelişecek bambaşka bir kariyer planına çoktan karar vermiş durumdaysanız, mülakat esnasında bu konuya ilişkin açık ve net bir tavır içinde olmanız adil olacaktır.
Ayrıca, ileri derecede ya da ekstra eğitim gerektiren bazı kariyer seçenekleri de mevcuttur. Örneğin, finans ve yönetim danışmanlığında kariyer yapmak, MBA(işletme mastırı) gerektirir. Bu gibi durumlarda söz konusu 5 yılın eğitimle geçmesi beklenir.
Yazımızı sonlandırmadan evvel son bir tavsiye daha verelim.
Bu soruyu düşünmek ve uygun bir cevap hazırlamak için kendinize zaman ayırın. Bir senaryo ezberlemeyin, ancak uzun vadeli kariyer planlarınızı görüşme yaptığınız kişi ve sektörle de alakalı olacak şekilde nasıl tanımlayacağınız konusunda pratik yapın ve tanımlamanızı söz konusu iş için neden en iyi aday olduğunuzu anlamanıza yardımcı olacak şekilde kullanın.